Bankaların mevduata negatif faiz vermesi birçok sektörde fiyat balonlarının oluşmasına yol açtı. Aşırı talep nedeniyle oluşan fiyat köpükleri sonbaharda patlayabilir.

Kredi ile hızlanan harcamalar ekonomide spekülatif fiyat köpüklerine neden olur. Fiyatların olması gerekenin çok üzerine çıkmasına bankaların mevduata negatif faiz uygulaması yol açar. Vatandaşa mevduatta getiri elde etme şansı tanınmıyor. “TL mevduatta faizin reel olarak negatife düşmesi ve yatırımlarını yurtdışında değerlendirmek isteyenlere uygulanan ağır baskı yüzünden, para finansal sisteme girmiyor. Negatif faiz birçok sektörde fiyat balonlarının oluşmasına yol açıyor”

Banka mevduatlarına negatif faiz uygulanması nedeniyle vatandaşların dövize geçmesi veya elindeki parayı tüketime yöneltmesi, talebin artması nedeniyle konuttan buğdaya kadar birçok alanda fiyatlarda köpük oluşturmaktadır.

OTURACAKSAN KONUT AL                                                                          

“Sonbaharın çok riskli olduğu, ekonominin parlak bir resim çizmediği aksine temmuzdan itibaren yine boynunu büktüğünü görebiliriz” Aşırı kredi genişlemesi ekonomide bir canlanma yarattı. Ancak bunun sürdürülebilir bir durum değil. “Buğday piyasası şikayet ediyor. ‘Ucuz krediyi alan buğday alıyor' diyor. Diğer yandan haziranda 190 bin konut satın alındı. Merkez Bankası mayıs konut endeksine göre, Türkiye'de ciddi bir konut stoku varken, fiyatlar aylık yüzde 6, yıllık yüzde 23 artmış. Talep geldiğini gören inşaatçılar anında zam yapmışlar, ucuz krediden kazandığımızı inşaatçıya yedirdik.”  İçinde oturacaksanız konut alabilirsiniz ama kesinlikle yatırım için konut almayın. Bu dalgaları daha önce yaşadık, bir kez daha yaşayacağız. Sene sonuna geldiğimizde markalı konutların fiyatlarının şimdiki fiyatından yüzde 10-20 daha ucuz olduğunu göreceğiz”

Son yılların en değerli yatırım aracı altın oldu. Ticaretin riskli oluşu yatırımcıları altına yöneltiyor. Uluslararası yatırımcılar altın fiyatlarının daha da artacağını belirtiyor.

Krediler krize sürükleyebilir

Çeşitli tedbirlerle ivmelenen kredi büyümesi son dönemde tarihsel olarak çok yüksek seviyelere geldi. 17 Temmuz'da toplam krediler yılbaşına göre yüzde 24.2 artışla 3.3 trilyon liraya çıktı. 13 haftalık hareketli ortalamaya göre krediler yüzde 76.1 büyüdü. Kredilerin nominal Gayri Safi Yurtiçi Hasıla büyümesinden daha fazla büyüdüğü ülkelerde kredi krizinin kaçınılmaz olduğu aşikardır. “Amerikalı iktisatçılar Kenneth Rogoff ve Carmen Reinhart'ın çalışmaları bunu tartışmaya yer kalmayacak şekilde gösteriyor. Krediler ödenmez hale gelirse, bankalar sermaye yetersizliğine düşer. Türkiye'de hızla bu duruma gidiyoruz”