Sakarya Milletvekili Ayhan Sefer Üstün’ün, partisinin Adapazarı İlçe Danışma Toplantısında yaptığı konuşma… Keşke konuşmasaydı cinsinden! Önce konuşmasının o bölümünü size aktarayım; ‘Adapazarı'ndan 2019 seçimlerinde güzel bir sonuç, rekor bir oy bekliyoruz. Adapazarı’na yapılacak olan yatırımlar için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 15 yıl sonra Adapazarı'nı tanıyamayacaksınız. Diğer yatırımlarımızda da çalışmalar devam ediyor Adapazarı’nda yapacağımız diğer yatırımların kararları alındı. Bir hizmet kolay gelmiyor, işler yürüyor ama tedbiri elden bırakmıyoruz. Adapazarı'nı seviyoruz’ Bu konuşma bütünü içindeki şu cümleye dikkatinizi çekmek istiyorum; ‘15 yıl sonra Adapazarı’nı tanıyamayacaksınız’ Bu ne demek Allah aşkına? ‘Bu anlayışla Adapazarı 15 yıl ‘çöplük’ olacak’ demek mi? Mevcut Başkan Süleyman Dişli ve öncekileri övmek mi, yoksa küçük düşürmek mi? ‘Tanıyamayacaksınız’ derken ‘İçine edecekler mi’ diyorsunuz.

                                                 **

Yoksa ‘Bunlar bir şeyden anlamaz. Gelecek olan başkan Adapazarı’nı uçurur’ demeye mi getiriyorsunuz. Ne demek istediğiniz anlaşılmıyor. O toplantıya katılan bazı partilileriniz telefon açarak bana bile ‘Bu ne demek?’ diye sordu. Hatta anlayamadıkları için, ‘İyi mi konuştu, kötü mü konuştu?’ diye soran bile oldu. Siz, ‘15 yıl sonra Adapazarı’nı tanıyamayacaksınız’ derken yoksa, ‘Bizim partimiz, 15 yıl sonra Adapazarı’nı tanıyamayacağınız kadar güzelleştirecek’ mi demek istediniz? Konuşmanızı tekrar tekrar dinledim. Tekrar tekrar okudum ve bende bu sonuca çıktım. Muhtemelen bunu işaret ettiniz. ‘Bizim partimiz, 15 yıl sonra Adapazarı’nı tanıyamayacağınız kadar güzelleştirecek’ mantığa en yakın olan bu açıklama akılsız başlara bile şu soruları hatırlatıyor; 1-Partiniz 14 yıldır Adapazarı’nda iktidar da değil mi? 2-2004’ten beri Adapazarı Belediyesi’ni yöneten, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin seçilmiş başkanı değil mi? 3-Fikir partiniz, 1989’dan beri yani tam 29 yıldır Adapazarı’nda iktidarda değil mi? 4-1989’dan beri Adapazarı Belediyesi’ni yöneten, fikir partinizin seçilmiş başkanları değil mi?

Kaş yapayım derken göz çıkarmak mıdır bilmiyorum. Üstelik bu kadar tecrübeli bir ismin böyle bir hataya düşmesi… Belki de birine yüklenmek istedi, yapamadı, cümlesi de ortada böyle ucube bir şekilde yarım kaldı!...

                                                   **

İNCİ’Yİ KİM SEÇMİŞ?     

‘Ali İnci’ yazdım mı, siyaset unvanlarının hiç birini yazmama gerek yok. Çünkü adı üzerinde ve İnci’nin tüm unvanlarını bilmeyen bana göre bir tek Sakaryalı bile yok. Herkes biliyor! Partisinin Hendek dayanışma toplantısında Ali İnci şöyle bir cümle kurmuş, ‘..Biz bu millet tarafından seçilerek belediye başkanlığı, ardından da milletvekilliği yapmış bir kişiyiz..’ Nihai olarak son seçen elbette bu millet. Ama sizi o makamlara aday gösteren millet mi, Erdoğan mı?.. Bu durumda asıl seçen hangisi oluyor?!

ZEYNEP ÖZ’E ELEŞTİRİ

Sakarya Trabzonlular Kültür ve Dayanışma Derneği’nin sanırım iki hafta önce yapılan genel kurulunda bir anlamda sürpriz bir şekilde Dr. Zeynep Öz başkan seçilmişti. Seçilerek gelinen mevkilerde kadınların olmasını isteyen, seçilerek gelinen makamlara kadınların seçilmesini her zaman savunun biriyim. Bu bağlamda, sürpriz bir şekilde de olsa, Dr. Zeynep Öz’ün, Sakarya Trabzonlular Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanlığı’na seçilmesine o gözle baktım. Yani, kendisini hiç tanımasam da başkan seçilmesinden keyif aldım. Başkan Dr. Öz ve dernek yönetimi hafta sonunda komşu Kocaeli’nde düzenlenen ‘Trabzon Tanıtım Günleri’ etkinliğine katılmış. Bunu, bize servis ettikleri haberden öğreniyorum. Etkinliğe, Trabzon Milletvekili olan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı ve o bölgenin ilçe belediye başkanlarından bazıları da katılmış. Başkan Dr. Zeynep Öz’de, fırsat buldukça başta Bakan Soylu ve diğer üst düzey isimlerle fotoğraflar çektirmiş. Ve her birinde de, o anı görüntüleyen fotoğraf makinesine bakar şekilde! Bu çok acemice olmuş Sayın Öz. Böyle durumlarda o fotoğraf makinesine hep acemiler bakar. Bundan sonra fotoğraf çektirirken ‘acemi’ siz olmayın!