Sakarya’da ve Ülkede, İktidar olan hiç kimse, hiçbir oluşum; ne yazdığımı, neden yazdığımı, kim için ne istediğimi düşünmemiştir.

          Kapılarımıza çoluk çocuklarıyla gelip oyumuzu isteyen muhtar bile !

         Seçildikten sonra 3-5 ay bile geçmeden, “ Bu dünyayı ben yarattım !” gibi olanlara hiç şaşırmam. Verdikleri selamı lütuf zannedene de !

          Bir tek, tevazusu ve efendiliği hayranlığımı kazanmış seçilenleri ayrı yere koymayı erdem bilirim.

          “ Sakarya’da turizm önceliğimiz olmaz !” dediğimde, tepki alacağımı biliyordum. Yine de, “ Tırnakları ile kazandıklarını turizme yatıracaklar varsa !” diye, görüneni yazmayı görev bildim.

          Ama, “ Sakarya; Türkiye’de Üniversite Şehri olacak 3 kent varsa, ilk 2 içinde mutlaka Sakarya olur !” derim. Daha da ileri giderim, ama:

          Şehrimizde ve Ülkemizde, deli parası olan her yatırımcı bir şey yapmak isteğiyle “ Olur verecek kapılara “ gelirse, “ Şehir için, fakir için, hastalar için !” diyerek gelen talepler bitmez !

          Kimi Olur kapılarında verdikçe istenen bitmez. Sen bitersin, malın mülkün biter; bizim isteklerimiz bitmez ! Üstelik, sana da , “ Allah kurtarsın !” denir.

          Sakarya’da şu gün bir Delikanlı Yatırımcı çıksın, “ Sakarya’da Türkiye’nin en büyük ve çağdaş uluslar arası düzeyde Özel Üniversitesini kuracağım ! Ama;

         Gerekli ve asla iptal edilemeyecek tüm resmi-hukuki izinleri ilk gün, hemen istiyorum !” dese ! 50 yıldır inkar edilen, siyasi ayrımcılığımız ne cevaz verir ?

         Bunu diyebildiğimiz gün; “ Nitelikli nüfusla çevrili eşsiz coğrafi konumuyla, Sakarya dünya çapında bir Üniversite Kenti olacaktır !”

          Bütün şehir yıllardır, “ İkinci Üniversite !” diyor. Ben de bunu, “ 2. Devlet Üniversitesi !” algılarım. İşe Vakıf makıf girdi mi, ayrım yine ayrımdır işte…

          Ayrımsız Üniversite Şehri dendi mi, o nedenle Eskişehir hayranlığımdır.                       

                                    “ TIP ŞEHRİ !” DE OLUNUR.

        Asla, “ Sakarya 1000 Yataklı Devlet Hastanesi Korucuk civarında olmalı !” demem, demeyeceğim ! Orada Tıp Fakültemiz var !

        Şunu ise ısrarla söylerim: “ Sakarya, eşsiz coğrafyası ve erişebilir çok nitelikli nüfus zenginliği ile Üniversite Şehri de olur, TIP ŞEHRİ de !”

         “ 1000 Yataklı Hastane kuzeye yapıla !” diyen siyasilere ayrıca şunu da sorarım: Korucuk’a Tıp Fakültesi başlattınız; bitirebildiniz mi ?

           “ Korucuk Tıp Fakültesi’ne en son ne zaman  ve kaç kez gittiniz ? En son hangi yatırımları kotardınız ?” diye sorun, cevabı yoktur.

       SAÜ Tıp Fakültesi’nin temelleri halen iktidar olan AK Parti ile atıldı.

       Büyükşehir Belediyesi de SAÜ Tıp Fakültesi için 500 dönüm dev bir arazi hibe etti.

         SAÜ Tıp Fakültesi, yıllar geçmesine karşın, hala 2 binada Tıp Eğitimi vermeye çalışıyor. Hastanelerimiz günlük randevu veremiyor; bir boş yatak için ölüm döşeğindeki hastalar bile sırada. Hekimler, tıp camiası yorgun, bıkkın !

          SBB Başkanı Sn. Zeki Toçoğlu keşke O 500 dönüm harika araziyi, “ Projesi en geç 2 yıl içinde yapılacak ! Bina temellerini en geç 2,5 yıl içinde atılacak. Proje bütünü en geç 8-10 yıl içinde tamamlanacak;

          Bu şartlardan herhangi birisinde 6 ay gecikme olursa, SBB arazilerin iadesini talep edecektir.” şartıyla verseydi.

          Tıp Dünyamız, onca dayatmalara karşın, bugün çağdaş ülkelerin düzeyine hızla yükselmektedir. Yurt dışından Türkiye’ye kaliteli ve ucuz tedai için gelenlerin sayısı her geçen gün artıyor.  

          Hiçbir siyasi, Özerk ve Özel Üniversite ve hele de Tıp Fakültesi kurulmasına izin vermez ! Her Siyaset yaptırım ve dayatma iplerinin elinde olmasını ister !           

          Öyle bir izin verilse; Sakarya, TIP Başta, Üniversite Şehri zirvesi olur!                                     

    

                     

                          “ SPOR KENTİ !” OLMAK DA VAR !

           Dünyada çok az ilde böylesi İnsan-Yetenek Mozaiği vardır Peki eksik olan ne ? Aklımca irdeleyeyim; Yaptırım konumunda olan gerekirse geliştirir. 

           BOLU, Topuk Yaylası’nda Fenerbahçe’ye, uygun bir bedelle olsa gerek, şahane Spor Tesisleri yapacak araziler verdi. İmar için de eminim önü açılmıştır.

          Biz de, O Fenerbahçe’ye, “ Dünyanın Kürek Sporu yapılabilecek en uygun ilk 3-5 gölü içinde !” denilen Sapanca gölünde Kürek Tesisleri yaptırmıştık.

          Siyasi Devran değişti; Yöneten Akıl O tesisleri yerle bir etti ! Hesap neydi, kim için, ne için, orada ne düşünülüyor bilemem; izliyoruz !

          Şu anda Sakarya’ya Spor Turizmi için gelen Kürek Sporcuları dışında bir Allah kulu yoktur ! Sakaryaspor’un futbol, basketbol maçlarına gelenler, evet !

          Beden Terbiyesi, Erdoğan Çamlıyurt yönetiminde, Sakarya’nın en uzak köylerine kadar futbol sahası, salon yaparak Spor İç Turizm Devrimi başlatmıştı.

         O kadroda yetişen  Ömer Kalkan ve arkadaşları da bunu geliştirmişti. Ki, Kürek-Yelken-Su Sporlarına gönül verenlerle, “ Mollaköy Kürek-Kano ve Susporları Projesi !” diye bir dünya projesini tüm onaylardan da geçirdiler;

          Ne yazık ki; Sakarya’nın Ankara’da Siyasi Yaptırım Gücü O’nu kotaramadı. Kamulaştırma sorun dendi. Hadi, OHAL var !  

         Kartepe ve Kartepe Seka Göl Tesisleri yaz, kış tıklım tıklım !

          Akdeniz sahillerini taş, beton olmaktan biraz Belek Golf Tesisleri, Futbol Tesisleri kurtardı. Dünya zenginleri trilyonluk yatlarıyla yaz-kış orada !

          Ege ve Akdeniz’de tek yeşil alanlar futbol tesisleri ile dolu sahiller gibi. Dünyanın zengin futbol takımları da oralarda !

        Akılcı çağdaş planlamalar yapabilen şehirler için Spor Turizmi öncelik gibi.