Kaynarca, birkaç yıl sonra; İstanbul 3. Köprü için yapılan 2.TEM Yolu ve 2.Hızlı Tren Demiryolu ve Kuzey Karadeniz Duble Yolu ile parlayacak.
Kaynarca üzerine arazi oyunları başladı bile. Oyunun ilki, Makine İhtisas OSB’si kurulması gibi?
Kaynarca; Hanlıköy tarım arazilerini dört yandan kuşatan ve Köyü yakın gelecekte yutacak olan son örneği incelemeli!
Kaynarca’nın nasıl kuşatıldığını yukarıda yazdım; çırak çıkmayın!
**
İstanbul’un su ihtiyacı için kurulmak istenen Yırtmaçdere Barajı tüy dikti.
Osmanlı İmparatorluğu topraklarını kaybede kaybede tarihten silindi. Son 15 yılda Sakarya’da yok olan Köy ve Köylüleri düşünün!
Serdivan’da Serdivanlı mı kaldı? Yazlıkta’yazlık Köyü-Köylüsü mü kaldı? Yazın bir kenara; en çok 10 yıl sonra Kırkpınar’da ne Köy, ne de Köylü kalır?
Satılan toprağın parası 3-5 yılda biter! Akıllı Köylü direkten dönmeli!
**
Sakarya’ya şunları hatırlatmak görevimdir:
Günün İktidarı; nereden, ne zaman karayolu, demiryolu geçeceğini biliyor. Nereye dünya çapında bir büyük yatırım yapılacağını da biliyor.
Ama, köylüye söylemiyor. Gariban köy halkı, pek para etmeyen, imarı olmayan arazilerini, İŞİ bilen Amcamlar iyi paralarla talip olunca satıyor.
Yatırım başlayınca, devletleştirmeden deli servetler kazanan Amcamları Köylüler bilir. Kaynarca; OSB için de, Yırtmaçdere Barajı için de akıllı olmalı!
SAKARYA DEĞİŞTİ, GELİŞTİ Mİ ?
KİM-KİMLER GELİŞTİ, DEĞİŞTİ ACABA ?
Hafta içi ve hafta sonu AVM’lerin tıka basa dolu olduğunu görmüşsünüzdür.
Şehrin Çark Caddesi ve Atatürk Bulvarı’ndaki ünlü mağazalar da öyledir.
OSB’ler dahil; her gün tıka basa dolu olan O ünlü mağazalardan ve “ Ülke İhracatında 7. Sıraya yükseldik!” şişinmelerinden, Sakarya’ya kalan ne?
CHP, MHP, SP hiç bu gözle Sakaryalılar için bir araştırma yaptı mı?
**
Siyasi Muhalefet halka ancak bu yolla ulaşır ve belki de Çare Kapısı olur!
Sakarya’da üretilen ve satılandan asıl parayı Sakaryalı kazanamıyor! Köylüye de, çarşı Pazar esnafına da bakın; değişen gelişen yok!
Sakarya’da, Ülkenin ve Yabancıların Büyük Sermayesi para kazanıyor. Ki; bu İŞ’in asıl Türk ortakları da şimdi görülmeli.
AVM’lerde, şehirde; restoranlarda, gençlik kafelerinde hep yabancı ülke firmalarının gıda ve malları satılıyor. Ya da başka şehirlerimizin!
Sakarya ne üretip, ne satıyor? Köyde bile Zincir Market var; Köy Bakkalı yok!
**
Firma ismi yazmıyorum; onun da zamanı var!
Sakarya’da, harika firmalar çıkar. Ürettiğinin dünyanın her yanında alıcısı olur. Hemen O’na yabancı sermaye sulanır. Ya ortak olunur, ya da satın alınır.
Son 10-15 yılda ürettiği, yabancı ülkelere sattığı mallarla haklı servetler kazanan şirketlerimiz oldu. Yabancıların maddi tekliflerine direnemediler.
Fındığımız dünya çikolata sektörünün; mısırımız dünya nişasta tekellerinin eline geçti. Keşke Sakarya kendisi Doğru Değişse, kendisi Gelişseydi!
SATSO’NUN TEMATİK LİSE YAPMASI NEFİS !
Asla, “ Sakarya Fen Lisesi’nden, SAÜ Tıp Fakültesi’nden bana ne !” demem.
“ Doğayı, Tarım arazilerini koruyoruz ! Yüksek Hızlı Tren yaptık, uçuyoruz!” diyen, yılların İktidarının söylemlerine de neden itiraz ederim?
**
Çünkü; ülkenin Milli Sermayesi, Milli Sektörleri, topraklarının kullanımı yabancı ülkelerin sermayesi eline geçtikçe uykularım kaçıyor.
Yüksek Hızlı Tren senin sanayicinin yaptığı eser mi ? İstanbul’un metro trenlerini Milli Tüvasaş mı, Güney Koreli ROTEM mi yapıyor?
SATSO, Sn. Abdurrahman Çakar’ın, “ Kırsal kalkınmayı desteklemezsek gelecekte aç kalırız!” Milli Sözlerini baş tacı yapmalı.
Ülke Tohumuna da, Arifiye Tohum Islah merkezine de sahip çıkılmalı!
**
SATSO’nun, Tematik Lise yapma kararına bunun için çok sevindim.
SATSO, bugün ve gelecek için, SAÜ ile Teknoloji Merkezi ve Mühendislik Eğitimleri için harika işbirlikleri kurdu. TEMATİK LİSE ise bunu nefis tamamladı.
Bilgisayar çağında, gençlerimiz bilişim-yazılım teknolojilerinde hızlı bir gelişme yaşadı. Kimi altyapıları zaten oluştu. Gelecek teknolojide!
TEMATİK LİSE ile bu fırsat daha çabuk gelişir, değişir. Günün siyaseti köstek olmaz, destek olursa… Sakarya FEN Lisesi bunun için hala yazık bir kaygımdır…
SATSO’ya, ülkenin TEMATİK LİSE hedefinde ön aldığı için teşekkür etmeliyiz.
