İşte Üstün yazılı basın açıklaması:

Zihni Açba darbe gecesi meydanlarda olmadığı gibi, iki ay boyunca; ne nöbet meydanlarında ne de şehrin herhangi bir köşesinde görülmemiştir. Yine darbe aleyhine bir beyanatı olmadığı gibi meydana çıktığı ilk günde kendi partililerini de hayal kırıklığına uğratacak şekilde, darbecilere karşı canını ortaya koyan gazilerimizden ve kahraman Sakarya halkından bahsedeceğine hiç kimsenin görmediği duymadığı bir olaydan bahsederek, kendisine oy veren Sakarya halkına karşı küçültücü ve hakaretamiz bir tutum sergilemiştir.

Sayın Milletvekilinin tutumu ve söylemleri  tevil götürmeyecek kadar nettir. Sakarya şehrine karşı takındığı bu tutum Zihni Açba’nın üzerine kara bir leke gibi yapışmıştır. Lafı dolandırmadan ve suyu bulandırmadan, olayları tevil etmek yerine çıkıp esaslı bir şekilde bu şehirden özür dilemelidir. Aksi tutum partisine de zarar vereceği gibi köklü bir parti olan MHP’nin sevenlerini de fazlasıyla üzecektir.

                Sakarya’nın haksız ithamlarla anılması, şehre yapılabilecek en büyük kötülüktür. Zihni Açba’nın haksız ithamları sonucu Sakarya şehri, ulusal ve uluslararası basında yanlış tanıtılmıştır. Bu sözün yanlış olduğunu tüm Sakaryalılar kabul ettiği gibi, MHP’ye gönül bağlamış kardeşlerimizin de tasvip etmediğini müşahade etmiş bulunmaktayız. Zihni Açba kendisini düşürdüğü bu durumdan, şehrimize karşı yaptığı haksızlıktan geri döneceğine; kurşunların önüne atlayarak kanını akıtan gazilerimizden, o gece darbecilere karşı duran kahraman Sakarya halkımızdan mahcubiyet içerisinde özür dileyeceğine, bu haksız ithamlarına devam etmesi, halkımızı bir kez daha şoke etmiştir.

                Bu mesele Ayhan Sefer Üstün’ün şahsi meselesi değildir. Bizim itirazlarımız Sakarya’nın ve Kahraman Sakaryalıların hukukunu korumaya yöneliktir. Bize bireysel olarak saldırması sayın vekilin çaresizliğinin bir göstergesidir.

                Ayhan Sefer Üstün olarak, 28 Şubata, 27 Nisan e-muhtırasına ve 15 Temmuz darbesine; hasılı gördüğümüz tüm darbelere adam gibi çıkıp karşı durduk. Evet 12 Eylül 1980 darbesinde yaşım küçük olduğu için tankın üzerine çıkamadım, yaşım müsait olsaydı 15 Temmuz gecesinde olduğu gibi bir saniye bile tereddüt etmezdim.

                Bizim duruşumuz bu kadar net iken;

                Sayın Zihni Açba, 2 aydır meydanlarda olmadığı gibi 15 Temmuz darbesine karşı esaslı bir itirazını ve kınamasını da duymadık. Yine 12 Eylül 1980 darbesi etrafında bizim yaşımızı ileri sürerken, kendisinin hapis yatmasını sanki 12 Eylül darbesine karşı gelmiş gibi bir imayla sunması, kamuoyunu yanıltma girişiminin ikinci bir boyutudur. Zira Zihni Açba 1980’de darbeye karşı falan gelmemiştir. Aldığı ceza da darbeye karşı gelmekten değildir. Hangi suçtan ceza aldığını kendisi çıkıp açıklamalıdır. Evet 1980’de 12 yaşındaydım, darbeye yetişemedim, yaşım müsait olsaydı göstereceğim tavır 15 Temmuz gecesindeki gösterdiğim tavırla aynı olacaktı.

               

Kamuoyuna saygı ile sunarım.

Ayhan Sefer ÜSTÜN

AK Parti Sakarya Milletvekili

Editör: TE Bilişim