Yaşadığımız coğrafyada keder, acı, kan ve gözyaşı sanki artık normal hale geldi.

Dün Suriye’de, Mısır’da, Ortadoğu’da yakılan, yıkılan, parçalanan meydanlara, sokaklara tanıklık ederken, bugün aklımız, gözümüz Güneydoğu Asya Ülkesi olan Myanmar, Arakan’da.

Arakanlı Müslümanlar Myanmar hükümetinin baskıları ve Budistlerin saldırıları karşısında çaresiz. Adeta ölümün kapılarını çalacağı anı bekliyorlar.

Son zamanlarda da artan baskı ve zulüm sonucunda çok sayıda Arakanlı Müslüman hayatını kaybetti. Resmi rakamlara göre diye başlayan bir cümle kuramıyor, utanıyorum!

Çünkü insanlık ölüyor! Biz ölüyoruz!

Arakan'da evleri yakılan, yıkılan, baskı ve zulüm altında kalan insanlar topraklarını terk ederek göç etmek zorunda.

Her gün yüzlerce hatta binlerce mazlum aç, susuz yollara dökülüyor, Bangladeş sınırını geçmeye çalışıyor.

Dünya sessiz! Bu sessizlik bir utanç tablosu, Batı ülkelerinin tarihlerinde kara bir lekedir.

İnsanlar çaresiz bir yardım, bir kurtuluş yolu bekliyor. Mahzun bakışları insanın içini sızlatıyor.

Yaşanan bu insanlık dramı karşısında ‘Biz ne yapabiliriz?’ sorusuyla pek çok defa karşılaşıyoruz.

Çok kısıtlı sayıda yardım kuruluşu, STK veya devlet kurumu Arakan için devrede. BM gibi uluslararası birçok kurum ise kınamakla meşgul.

İlk önce İHH gibi kuruluşlar devreye girdi. Bahsettiğimiz kuruluşların tamamı zaten Türkiye’den. Sonra ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptığı diplomasi trafiği.

Sakarya’dan da pek çok kuruluş ve kişi de yaşananlara dikkat çekmek ve onlara yardım ulaştırmak için Arakan’a gitti.

Kurban Bayramı’nı bölgede geçirdi. Yaşanan vahşete tanıklık etti.

Sakarya’da şimdi bölgeye ulaştırılmak için bir yardım kampanyası düzenleniyor.

İHH’nın ‘Arakan Yardım Bekliyor’ sloganıyla başlattığı kampanyaya ister kısa mesaj yoluyla ister açılan standarlara ulaşarak elden yardımda bulunabilirsiniz.

Tarihin farklı devirlerinde mazlumun, mahsunun, ihtiyaç sahibi insanlara sahip çıkan Sakaryalılar, bugün Arakan için de destek olacak, yardımda bulunacaktır.

İşte bize fırsat. Bu vahşet karşısında seyirci kalmak mı yoksa bir yardım eli uzatmak mı?

Tercih sizin!