Çocukluğumdan bu yana yolculuklarımda yön tabelalarını takip etmek benim için bir takıntı olmuştur. Son İstanbul yolculuğumda da aynı alışkanlığımı sürdürdüm. İstanbul otogarından Adapazarı’na kadar tabelaları takip ettim. Kadıköy, Kocaeli, Sakarya, Sapanca, Arifiye, sonra tekrar Sakarya. Adapazarı yok!

Lafın özü karayolunda trafik işaret ve işaretçilerini takip ederek Adapazarı’nı bulmak neredeyse imkansız.

İstanbul Otogarında önünde Adapazarı yazan otobüse biniyorsunuz. Para verip bilet aldığınız otobüs sizi getire getire Sakarya otogarına getiriyor.

Buralara yabancı yolcu da haklı olarak sitem ediyor; “Ben Adapazarı’nda ineceğim. Adapazarı otogarına gideceğim ben.” Buna benzer durumlar yaşanmıyor mu? Yaşanıyor.

                                                           ***

Geçen hafta benim başıma gelen bir hadiseyi aktarayım. İstanbul’dan gecenin bir vakti dönerken otobüs şoförüne, “Beni Adapazarı gişelerinde bırak!” diye rica ettim. TEM otoyolunda tek başıma kaldığımda karşımdaki devasa tabelada SAKARYA yazıyordu.

Orası Sakarya girişiymiş! Gişeler öyle adlandırılmış. Adapazarı girişi nerde? O yok. Sakarya var. Sevgili Karayolları Genel Müdürlüğü bu yönde karar vermiş. Ve Adapazarı’nı yok saymış.

Murathan Mungan’ın çok güzel bir dörtlüğü var. Acaba, Karayolları bunu bilir mi?

                        “ya dışındasındır çemberin

ya da içinde yer alacaksın”

                                                           ***

Demem o ki, Sakarya büyük bir çember olsa. İl sınırları da bu çemberin halkaları diyelim. Kocaeli il sınırından sonra Sakarya denilen büyük çemberin içerisine girdim. Sapanca’ya da geldim. Peki, sonra nasıl oluyor da tekrar Sakarya’ya geliyorum?

Çemberin içinde miyim, dışında mıyım?

Murathan Mungan’ın şiirinin devamı var.

                        “kendin içindeyken

kafan dışındaysa

çaresi yok kardeşim”

                                                           ***

Karayolları Genel Müdürlüğü şu tabelalarla kafamızı öyle bir karıştırdı ki, bedenimiz bir yönde, kafamız öbür yönde kaldı. Şiirde de dediği gibi, kafamız allak bullak oldu çaresi yok kardeşim!

Bu yön tabelasına benzer örnekleri çoğaltmak mümkün. Yine Arifiye girişinde Sakarya yön tabelası mevcut. Ama benim en büyük favorim Dörtyol Sanayinde Adapazarı girişinde bulunan bilgilendirme tabelası. Sakarya’nın nüfusu diye Adapazarı’nın nüfusu yazılmış.

                                                           ***

Adapazarı’nı hiçselleştirme durumu maalesef sadece Karayollarının yaptığı bir eylem değil. Şehirde, yani Adapazarı’ndaki neredeyse bütün kurumlar el birliğiyle bu hiçselleştirme operasyonuna katılmış durumda. Kurumlar, isimlerini değiştirerek tabelalarındaki ‘Adapazarı’ adını törenlerle kaldırıyor. İlimize atanan kamu görevlileri ilk demeçlerinde Sakarya şehrine hizmet etmeye geldiklerini beyan ediyor. O şehir neredeyse artık…

                                                           ***

Benim bildiğim bir Sakarya şehri yok. Yönetilen ilin adı…