Sevgili okurlar,
Son yerel seçimlerden sonra, Sakarya’da bir “belirsizlik” hakimdir..
Kısaca seçilenlerin eli, bir şekilde bağlıdır!
Üzülerek ifade edelim ki, AK Parti Belediyeciliği, Sakarya’da dibe vurmuştur!
“İş bilmemezlik,
Beceriksizlik,
Vizyonsuzluk, 
Gelen paraların siyasi amaçlarla kullanılması, siyaseten ahbap ve çavuş zihniyeti ile yönetim sergilenmesi,
Bir partinin emrinde olunması,
Yerel imkânların esaslı olarak tespit edilip,
kullanılamaması,
Geleceğe dönük yatırımlara öncelik verilmemesi,
Tarikat ve bazı dernekler ile iş adamlarının kollanılması,
Halkın sırtına daha fazla yük vurulması..”
gibi nedenler,
AK Parti Belediyecilik anlayışının dibe vurulmasını sağlamıştır..
Eğri oturup, doğru konuşalım:
Bugün Sakarya’nın hangi belediyesini elimize alsak, elimizde kalır!
Kısacası, işe sıfırdan başlamak gerek..
Bu sözü  eski Akyazı AK Parti Belediye Başkanı Hasan Akcan etti mi bilmem, ama bir arkadaşım bana aktardı..
“Yeni belediye başkanları, mazeretlere sığınacaklarına, işe koyulmalıdırlar!..”
Çok haklı!
Geriye dönmenin yararı yok..
Türkiye’de yeni siyasi arayışlar var..
Bunların önünü tıkayan değil, açan olmak gerek..
Hem Türkiye’de, hem de Sakarya’da, yeni bir anlayışa, uzlaşmaya, birlikte yönetime ve üretilen hizmetlerden birlikte yararlanmaya ihtiyaç vardır..
Eee “hesaplaşma” ne olacak?
Elbette, “hesap-kitap” muhasebesi yapılacak..
Halka gerekli bilgiler aktarılacak ve bunlardan dersler çıkartarak, geleceğe bakacağız, geleceğe şekil vereceğiz..
Kimse, bu milletin alın teri vergilerini heba edemez, etmemelidir!..
Ama “Doğrucu Davut” anlayışı yanında, “kindarlık “ ile “siyasi husumet” ile hareket edersek, bir yere varamayız!..
Türkiye, ne çekmişse bu zihniyetlerden çekmiştir..
Bakınız, bir devre imza atan ve halkın gönlünde taht kuran, kendi yönetim anlayışı ile iyi yada kötü, Türkiye’yi yöneten eski Başbakanlardan merhum Adnan Menderes’in 58.Ölüm yıldönümünü idrak ediyoruz..
Aynı kaderi paylaşan bakanlar,  Fatin Rüştü Zorlu, Hasan Polatkan ve daha sonraki yıllarda idam ettiğimiz gençler unutulmamalıdır..
Kin ve öfke ile hareket etmek, sağduyudan ayrılmak, siyasi hırs ve tamah ile yığınları alabora etmenin anlamı yok..
Türkiye, artık bir yerde “uzlaşma siyasetini” keşfetmelidir..
Tam böyle bir ortamda, ülkenin saygın belediye başkanlarını Ankara’ya davet ediyorsun, ama birinin altında kırık bir sandalye, ülke gündemine oturuyor..
Zatı muhteremlerin attan düşmesi, Devlet Bahçeli’nin kırmızı halıda yere kapaklanması, merhum Süleyman Demirel’in kürsüye çıkarken yaşadığı zor anları unutmadık..
Bunlardan ne medet umulur ki?
Elin oğlu Türkiye’nin altını oymakla, Türkiye’yi zora düşürmekle, yeni oyunlar tezgahlamak ile meşgulken, biz neler ile uğraşıyoruz..
Televizyonları çıkan bilgi fukarası konuşmacıların bile, üçü anlaşamazken, benim “uzlaşma siyasetinden” dem vurmam bazılarının garibine gidebilir!?
İnsanları, hapishanelere doldurmakla neyi halledebiliriz?
Kaldı ki, bu insanlara “adalet” dağıtamadıktan sonra, ne ile övüneceğiz ki?
Elbette suçlu, suçunun cezasını çekecek, çekmelidir..
Ama unutulmamalıdır ki, geç tecelli eden adalet, adalet değildir..
İnsanları içeri tıkıyorsunuz,  ama iddianameler aylar,  yıllar geçiyor hazırlanmıyor..
“Masumiyet karinesi” ise hiçe sayılıyor!
İnsanları cezalandıran biz değil, yasalar onların hapiste kalmasında belirleyici unsur olmalıdır..
Bu zindandakilerin de sesine kulak vermemiz, onların da haksızlıklarına deva olmamız, dillendirmemiz gerekmez  mi?
İnsanlık bunu gerektirir!

***
Sevgili okurlar,
Bakınız Bizim Sakarya Gazetesi’nin haberinde Karasu Belediye Başkanı İsak Sarı, yukarıda değindiğimiz hususların bir benzerine ışık tutuyor..
Gelin haberi birlikte okuyalım:
“Hafta başında ulusal ve yerel birçok basında yer alan ‘Karasu Belediyesinde Eski Dönem İçin Çarpıcı Tespitler’ , ‘İlçe Güzel İcraat Kötü’, ‘AKP’li Başkan AKP’li Başkanın Yolsuzluğunu Ortaya Döktü’ ve ‘Milletin Parasını İşte Böyle Yemişler’ gibi haberler ile ilgi önemli açıklamalarda bulundu. Başkan İshak Sarı; “Hafta başında ulusal ve yerel basında ilçemiz ve belediyemizle ilgili bizden önceki dönemi ilgilendiren bazı haberler okuduk. Ancak haber başlıklarına ve manşetlerine bakıldığında yansıtılmak istenilen gerçekler değil daha çok partimizi çamur at izi kalsın kabilinden töhmet altında bırakmak ve karalamak olduğu açıkça görülmektedir. Zira biz halkımızın desteği, partimiz ve iktidarımızın gücü ile modern standartlara taşımak istediğimiz ilçemiz Karasu’yu kötüleyen, konusu çarpıtılmış sürmanşetlerle gündem olmak ilçe halkımı ve bizleri fazlasıyla üzmüştür” dedi.”
Ey Başkan İshak Sarı, senin partin ile uğraşan kim?
Senin partinin, iktidarının gücünü test eden kimler?
Sizin zihniyetinize, çamur atanları da merak ediyorum doğrusu?
Birisi, birileri Karasu’yu niye kötülesinler ki?
Velev ki konular çarpıtılmış, daha sakin, daha uzlaşmacı, daha hoşgörülü açıklama yapsanız, ne kaybedersiniz ki?
Karasu’da evi olan ve Sakarya’nın gelişmesi için kafa yoran bir vatandaş olarak, Karasu’ya gelen İzmit’te oturan Yozgatlı bir vatandaş ile o rüzgarlı, tozlu, dalgalı karasu gününde buluştuk..
Şaşkın çift,” Karasu hep böylemidir “dedi?
Onlara Karasu’nun güzelliklerini ve geleceğini anlattım..Denizi, kumu, güneşi ve Karasu’nun doğal güzelliklerinden söz ederek, Karasu’da mutlaka ev almalarını söyledim..
İkna oldular ve Karasu’yu gezdiler..
Hepimiz, Sakarya için, Karasu için, Akyazı, Hendek ve diğer ilçelerimiz için gerekeni yapmalıyız..
Seçilmişler, mazeret üretmek yerine, fark yaratmak, yeni hizmet anlayışı ile geleceğe yürümek mecburiyetindedirler..
Tabii ki, bir önceki yönetimin yaptıkları, harcamaları şeffaf bir şekilde halk ile paylaşılmalıdır..
Gönülleri kırmadan bunu yapabilmeliyiz..
Evet, yapılan hizmetlerin çok eksikleri var..
Evet ,harcanmış paralar!…
Şimdi bizlere düşen görev, aynı hatalara düşmeden, elimizdeki imkan ve kabiliyetleri, eşit, hak, hukuk temelinde kullanmak, kullanabilmektir..
Yanlışları sergilemekten, seslendirmekten ve  mahkemeleşmekten kimse korkmamalıdır..
Merak etmeyiniz, adalet, er, yada geç, tecelli eder..
Demokrasinin güzelliği işte buradadır..
Geliniz hep beraber, bu gök kubbede hoş sedalar bırakalım!
Sakarya için, Türkiye için buna değer!

TAZİYE
Sevgili dostum,ağabeyimiz eski SATSO Başkanı, iş adamı Erol Öztürk Hacıeyüpoğlu’nun, muhterem eşlerinin vefatını üzüntü ile öğrendim..
Merhumeye Allah’tan rahmet, Ailesi ve sevenlerine baş sağlığı dilerim.
Allah cennet-mekan eylesin!
17 Ağustos 2019 Brüksel/YC