SAÜ SBE Konferans Salonunda düzenlenen konferansa konuşmacı olarak Uluslararası Mevlana Vakfı Başkan Vekili Esin Çelebi Bayru katıldı. Mevlana Celalettin Rumi’nin hayatı hakkında bilgi veren Esin Çelebi Bayru, “Mevlana 1207 yılında Afganistan’ın Belh şehrinde dünyaya geldi. Mevlana Muhammet Celalettin Rumi isminin Muhammet olan kısmı ailesi tarafından konuluyor. Celalettin ise dedesinin ismi olduğundan dolayı veriliyor. Rumi adı ise yaşadığı coğrafyaya verilen isimden dolayı aldığı bir addır. Mevlana ismini de Allah’a yakın olan, İslam dininde önder olan bir kişilik olduğu için almıştır. Mevlana, Belh’de yaşanan sorunlar nedeniyle ailesi ile beraber göç etmek zorunda kalmıştır. Birçok yerde yaşamını sürdüren Celalettin Rumi ve ailesi, en son Selçuklu Hükümdarı Alaattin Keykubat’ın daveti üzerine Konya’ya yerleşmişlerdir” dedi.
Mevlana’nın birçok farklı coğrafyada tanınmasının nedenlerine de değinen Bayru, “İpek yolu üzerinde Konya’dan geçen kimseler Mevlana’dan ilham alıp ondan etkileniyorlardı. Ayrıca dönemin güçlü devletlerinden biri olan Selçuklu’nun geniş topraklara hükmetmesi ve bu topraklar üzerinde Farsça konuşulması, Mevlana’nın tanınıp bilinmesinde etkin rol oynamıştır. Aynı zamanda onun anlattıklarının Kuran’ı Kerim’in öğretileri olması da bu konuda önemli bir etkendi. Hindistan’dan tutun Afrika’nın güneyine kadar, birçok yerde tanınıyordu. Mevlana’yı ziyaret etmek için Cape Town’dan kalkıp Konya’ya gelenler dahi vardı” diye konuştu. Birçok farklı kişiliğinde Mevlana’yı üstadı olarak örnek aldığını belirten Esin Çelebi Bayru, “Bir gün Rus yazar Radi Fiş, Nazım Hikmet’in yanına gider ve kendisine onunla ilgili bir kitap yazmak istediğini söyler. Nazım ise ‘benimle ilgili değil üstadım olan Mevlana hakkında yaz’ der. Bu olay bize Mevlana’nın birden fazla kesim tarafından örnek alındığını ve sevindiğini de gösteriyor” şeklinde konuştu.

Editör: TE Bilişim