Yerel seçimler için partilerin aday belirleme süreçleri devam ediyor. Bazı şehirler için isimler açıklanıyor. Bazı noktalarda ise tespitler yapılıyor.

AK Parti’de ise son grup toplantısında Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem Yüce olarak açıklandı.

Çok isimler konuşuldu, yazılar yazıldı. Ankara’da yorgan yastık yatıldı! Kulisler, dedikodular ve daha pek çok ahlaki eksiklikler…

Sonucunda ise hiç gündemde olmayan, adaylığı dahi bulunmayan/duyulmayan bir isim, Ekrem Yüce, Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olarak belirlendi.

Öncelikle Sakarya için hayırlı olmasını diliyorum. Sakarya’ya dair söyleyecekleri ve seçilmesi halinde yapacaklarının şehir için büyük önem taşıdığı aşikâr. Henüz bu konuda bir yorum yapamayız, gaybı ancak Allah bilir.

Ancak Zeki Toçoğlu’nun 10 yılda bu şehre kattıklarını anmadan şehir için yeni sayfanın bahsini açmak herhalde büyük bir vefasızlık olur.

Öncelikle depremin ardından altyapısı tamamen yok olmuş bir şehir devraldı Toçoğlu. Bırakın çeşmelerinden su içilmeyi gün aşırı suların kesildiği, en önemlisi atıkların şehri ve doğal güzelliklerini kirlettiği bir Sakarya vardı.

Bunlar toprağa gömülür, kimsede görünmez, yapılmasa da olur demedi ve şehrin altyapısını tamamen yeniledi.

Pek çok büyükşehir henüz yaşayan bir şehirde bu denli zor çalışmaları yapacak cesareti gösterememişken; Toçoğlu burada siyasi ikbalini değil, milletin hizmetkarı olmayı seçti.

Gençlerle, STK’larla, muhtarlarla yakın bir diyalog kurdu.

Popülist bir belediyecilikten ziyade, hizmet üreten bir anlayışı benimsedi.

Sakarya’ya şehircilikte bir kimlik kazandırdı. Mimarisiyle örnek olan bir şehrin tarihi yapılarını korudu, restore etti.

Spor tesisleri, kültür sanat yatırımları, eğitim, çevre, ulaşım gibi bir şehri oluşturan tüm alanlara dokunmaya çalıştı.

Hem de elindeki kıt imkanlarla yaptı tüm bunları. Diğer Büyükşehir’lerle kıyaslanmayacak düşük gelirle tüm Türkiye’ye örnek projeler üretti, hayata geçirdi.

Yalnız bugünü ya da yarını düşünmedi, en az 50 yıl, 100 yıl sonrasını düşünerek hareket etti. Benim hemşerim, benim çocuğum, benim torunum bugün kalmadığı gibi yarın da susuz kalmasın, topraksız, ağaçsız, kalmasın diye.

Rant için gökyüzü betona teslim etmedi. Her ilçeye, her mahalleye, her bir bireye ulaşma gayreti içinde oldu.

Ama yapmadığı şeyler de vardı tabi!

Doğruluktan asla vazgeçmedi. Her şartta iyiyi, güzeli, doğruyu savundu.

Şaibeye karışmadı. Yolsuzluklarla hiç anılmadı. Adam kayırmadı. Duruşundan taviz vermedi.

Ehliyet ve liyakate önem verdi. Haktan, hukuktan ayrılmadı.

‘Siz yeter ki iyi niyetli olun, Allah yardım eder’ düsturuyla hareket etti.

Şüphesiz Zeki Toçoğlu, duruşu, iyi niyeti, belediyecilik anlayışı ile bu şehrin hafızasında çok büyük bir yere sahip.

Kendi ifadesiyle; “Tertemiz duygularla başladığımız serüvenimizi aynı duygularla nihayete erdirmenin hazzı ve huzuru içindeyim. Rabbim bizi her şartta iyi kalan ve Allah'ın ipine sıkı sıkıya bağlı kalan kullarından eylesin.”

Her şartta iyi olmayı, doğruluğu benimsemeyi sizden öğrendik.

Biz sizden razıyız, Allah da sizden razı olsun.

Her şey için teşekkürler gençliğin ağabeyi…