Saadet Partisi Genel Başkanı Sayın Temel Karamollaoğlu, yazı başlığımdaki sözü edene kadar, ülkemin gündemini özetlemede karma karışıktım.

Karamollaoğlu, tek cümlede her şeyi söylemiş. Söyleşiyi pazartesi günü Hürriyet’te okumuştum. İçeriği ve zamanlaması nefisti.

*

Soru: “ İslamcı değilim, Müslüman’ım diyorsunuz hep. Farkı ne ?”

Karamollaoğlu yanıtlıyor: “ İslamcı tabiri Batı’dan gelir, biz hiç kullanmadık. İslamcılık iki türlü kullanılıyor.

Birincisi, İslami değerleri ihya ederek bir yaşantı oluşturmak. İkincisi, İslami değerleri kullanarak güç sahibi olmak.

de var. Birisi ne kadar kıymetliyse, öteki o kadar korkunç. Ben İslamcı değilim. Ben Müslüman’ım. Müslüman’ca yaşamak isterim.

Gayrimüslümler de istediği gibi yaşarlar. Kimse kimsenin üzerinde tahakküm kurma hakkına sahip değildir.”

*

Karamollaoğlu’nu sadece medyadan izlediğim kadar tanırım. Saygıyla izler, görüşlerini bilmek isterim. İzlerim de; dilerim siyaset beni yine şaşırtmaz.

Çünkü; iki tarikat lideri internette, görüntülü, sokak kavgasında söylenemez çirkin sözlerle dalaşıyorlar. Ülkeyi Yöneten Siyasetten tık yok; şaşkınım!

Siyaset, “ Hangisine n’oluyo desem, O cemaat bana oy vermez!” endişesi ile susarsa; sanırım,“ SiyasetÇİ !“ olur. Simitci, Camcı, Boyacı iştir: Siyasetçi?

OSMANLI’NIN OKUMA YAZMA BİLMEYEN HALKI !

Tabii, Türk ve Türkiye sözcükleri; özellikle de Cumhuriyet, siyasetin dilinde giderek kullanımı azalan sözcüklerse, bu sadece benim derdim olmaz.

Tabii, benim derdimdir de; Milliyetçilikleri ile öne çıkmaya çalışanlar nerede?

*

Türk-Türkiye- Cumhuriyet ile dertlenenler var. Türkiye Cumhuriyeti ile, TC. Devleti dünya tarihinde eşsiz bir Toplumsal Değişim ve Kalkınma yaşamıştır.

Osmanlı İmparatorluğu, evet hepimizin doğduğu öz kaynaktır. Her büyük devlet gibi; duraklama, gerileme, işgallerle yıkılma süreci yaşamıştır.

O Devleti, Anadolu Halkı; Rus, İngiliz, Fransız, İtalyan, Yunan işgalinden kurtarmış. Yeniden ve Türkiye Cumhuriyeti adıyla hayata geçirmiştir.

*

Osmanlı hayalleri ile kimse halkı ayrıştırmasın. Çünkü, Müslüman Alemi’nin hayran olduğu Türkiye Cumhuriyeti’ni şu gün doğru kantarlarda tartılır.

Sadece şu bile yeter: Osmanlının yıkıldığı son 10 yıl; halkının % 7-8’i okuma yazma biliyordu! Hatta, Muhteşem Yüzyıl da bile bu oranı öğrenin, görün!

Bugünün; Atatürk Cumhuriyeti’nin okuma yazma yüzdesini bilirsiniz : -) Dahası; Anne-Babanızla kendinizi; kendinizle de çocuklarınızı bir kıyaslayın.

Sizin eğitiminiz ile anne-babanızı; sizin bildiğiniz dillerle çocuklarınızın bildiği dil sayısını düşünün? Zirvedir, Fatih Sultan Mehmet hangi nesli tercih ederdi?

ÇAĞDAŞ DÜNYA VE CİNSEL İSTİSMAR İSYANI !

Dünya son yıllarda, dini ayrışmalar, dini görüntülerle itibar-güç kazanmalar zamanları yaşanmaya başladı.

“ Allah sonumuzu hayretsin!” diyeceğim de; kimi günahsız milyonlarca insan kan gövdeyi götüren ülkelerde can verdikçe, sonu hiç hayırlı görmüyorum.

*

Dünyada da, ülkemizde de dini öne çıkaran o anlayış var. İyi de, nasıl oluyor da “ Ahlaksızlık ve hatta, pislik !” denilecek bunca şey bu ara yaygınlaşabilir?

Yıllardır; kimi yurtlarda kız-erkek küçücük çocuklara yapılan tecavüzlerin nasıl olur da üstü örtülür gibidir? “ Tecavüz zanlısı başka okula alındı!” laf mıdır?

Medyaya bile, “ O işlerde, tecavüz lafını kullanmayın! Toplumun moralini bozuyorsun!” denmiş sanki.

yüzüne tükürülecek itler; 4-5 yaşında bebeğin, kimi de 13-14 yaşında muhtaç kız-erkek çocukların ırzına geçiyor. Hatta, bir dolu iti sıraya sokuyor.

Medya bunu; “ Cinsel taciz ! Cinsel istismar !” sözcükleri ile yumuşatmasın!

*

Ülkemizin gözbebeği Çağdaş Dünya ayaklandı! “ Çocuklar Susmasın! Susturulmasın !” eylemi; Çağdaş Ülke İnsanları’nın başlattığı en mükemmel eylemdir.

Sonunda Cumhurbaşkanı da eyleme sahip çıkınca, AK Parti de, “ Halkın morali bozulmaz. Bu pislik de toplumdan çoktan hak ettiği cezayı alır!” der gibi.

Evet; “ Çocuklar Susmasın ! Susturmayın !”