Belediyenin arsa satışları konusunda AKP grubundan gelen itirazları tepkiyle karşılayan Mehmet İspiroğlu, “Belediye Meclis Üyelerimiz bizi sırtımızdan vurmaya, bize tuzak kurmaya çalışıyor. Ancak bizim üzerimize tuzak kuranlar bu tuzağın altında kalacaktır” dedi.
Kendisine karşı bir güvensizlik algısı oluşturulmaya çalışıldığını ifade eden İspiroğlu, “Bu arkadaşlar, kendisinin başkan olması durumunda bizden daha dürüst yönetim sergileyebileceklerini mi düşünüyor? Bu arkadaşların hiçbiri bizim kadar temiz değildir” diye konuştu.
Karasu Belediye Başkanı Mehmet İspiroğlu, Belediye Meclisi’nde AKP Grubu’nda kendisine yönelik eleştiride bulunan ve bazı kararlarda karşı duran grubu sert dille eleştirdi ve “Tuzak kuranlar bu tuzağın altında kalacak” dedi.
Mehmet İspiroğlu, Karasu KuzeyGazetesi Yazı işleri Müdürü Remzi Akbaş ile yaptığı söyleşide, Belediye Meclisi’nde kendisine karşı tuzak kurulduğunu iddia etti. Ağır Ceza Mahkemesi’ne giden dava konusunda da açıklamalarda bulunan İspiroğlu, “Karasu için elimizi taşın altına koyduk, hapis yatacak duruma geldik” dedi.
Söyleşinin ilgili bölümleri şöyle:
-İller Bankası aracılığıyla temin edilen 46 milyon (trilyon) liranın ilçemiz hizmetlerine kullanılması noktasında üzerinize atfedilen suçlamalar ve kamuoyunda oluşturulan olumsuz algılar konusunda değerlendirmeniz nedir?
Kamuoyunda öyle bir algı oluşturuldu ki sanki para Karasu Belediyesi bütçesine yattı, ödemeler de bizim aracılığımızla yapıldı. Böyle bir işleyiş kesinlikle mümkün değil. Para, İller Bankası’na yatırılıyor. İller Bankası değerlendirmelerini ve hak edişlerini yapıyor. Ödemeler de buna göre veriliyor. Bizim paraya temasımız bile söz konusu değil. Biz burada Karasu’nun hizmet alması adına elimizi taşın altına koyduk. Bununla ilgili de çeşitli iftiralara uğradık. Biz bu işe siyasi olarak bakmadık, bakmayız da. Biz dün de Karasu için elimizi taşın altına koyduk, hapis yatacak duruma geldik. Gerekirse hizmet adına yine hapis yatarız. Önemli olan halkımızın en iyi şekilde hizmet almasıdır. Ne dün bu durumdan pişman olduk ne de yarın oluruz…
-Bu ihalede Komisyon Başkanı olarak görevlendirilen İzmir Gaziemir Belediyesi Personeli Cengiz Kuçhan ile ilgili tasarruf sizin tarafınızdan mı, yoksa başka bir yerden gelen öneri doğrultusunda mı yapıldı?
Bu adam iki yıldan bu yana Karasu Belediyesi’nde çalışıyordu. Son altı ayında Belediye Başkan Yardımcısı oldu. Kendisi ihale uzmanı. Bu alanda almış olduğu ihale uzmanlığı belgesini mahkemeye bile sundu. Bize önerilmesi söz konusu değildir. Karasu’da yapmayı düşündüğümüz çöpten enerji üretme konusundaki projemiz sayesinde tanıştık. Kendisi Karasu Belediye Meclisi’nde defalarca bilgilendirme amaçlı konuşmalar yaptı. Haliyle bizim de güvenimizi kazandı. Bu ihale komisyonluğuna da o nedenle kendisini başkan yaptık.
-Bu ihale sürecinden sonra sizinle AK Parti Meclis üyelerinin bir bölümü arasında ayrışma oldu. Sizce bu ayrışmaya neden olan geçmişten gelen bir siyasi hesaplaşma mı, yoksa ihalede ortaya atılan usulsüzlük iddiaları mı?
Bu süreç seçimde listelerin hazırlanması ile başladı. Ufak tefek grup kararlarına ret veren arkadaşlar zaman içinde bir araya gelerek gruplaştı. Son ihale noktasında da ayrışma gün ışığına çıktı. Kamuoyu bu noktadan sonra ayrışma olduğunu düşünüyor. Ancak bu ayrışma en başından bu yana vardı. Bir patlak arıyordu. İhale bu süreçte patlama noktası oldu. Arkadaşlar da tavırlarını net bir şekilde ortaya koyma imkânı buldu.
-Geçtiğimiz nisan ayı meclis toplantısında 2017 Mali Yılı Bütçe Denetim Raporu üzerine söz alan AK Partili Belediye Meclis Üyesi Adem Filizfidanoğlu’nun öne sürdüğü iddialara karşı sert söylemleriniz dikkat çekti. Genellikle sakin ve saygılı biri olarak bilindiğiniz halde bu tartışmalarda sizi kızdıran nedir?
Adem, Meclis Üyesi olmak için il yönetiminden bizi kaç kişiye arattı. Ben de Belediye Meclis Üyesi olması için olumlu referans verdim. Daha önce Belediye Başkan Yardımcılığı yapan adam bugün işleyişi bilmiyormuş gibi eleştirilerde bulunuyor. Yaptığı eleştiriler mahkemeye intikal edilmiş olmasına rağmen temcit pilavı gibi sürekli gündeme getirmesinin arkasında kasıt unsuru olduğuna inanıyorum. Zaman zaman sertleşen üslup kullandığımız doğrudur. Sonuçta insanız, sinirlerimiz var. Ancak Karasu için yapılacak her türlü iyi niyetli eleştiriyi de olgunlukla karşıladığımızı herkes bilir. Benim kaldıramadığım sırf saldırganlık ve siyasi kaygılarla yapılan eleştirilerdir. Belediye Başkanı’nın getirdiği gündemi reddetmek, grup kararlarına uymamak ciddi disiplinsizlik göstergesidir. Bunun da bir bedeli olmalıdır. Herkes yaptığının bedelini öder. Halk gereken dersi her defasında vermektedir.
-Size karşı bazı AK Parti Meclis üyelerinin tavır almasının arkasında güvensizlik yattığı söyleniyor. Özellikle 2017 Mayıs ayında Karayolları tarafından kamulaştırma bedeli olarak alınan 12 milyon lira civarında paranın kullanılması noktasında sözünüzde durmadığınız gerekçesiyle arsa satışlarında alınan olumsuz tavır Belediyeyi nasıl etkiledi?
Karayolları Genel Müdürlüğü’nden gelen paranın tamamı asfalt yapımında kullanılmıştır. Oradan alınan para ile 60 kilometre asfaltlama yaptık. İsteyene metre metre gösteririz. Hiç kimse görmek istemeyen kadar kör, işitmek istemeyen kadar sağır değildir. Bizim her şeyimiz şeffaf. Her denetim döneminde de hesaplar inceleniyor. Bize karşı güvensizlik algısı oluşturulmaya çalışılıyor. Bu arkadaşlar, kendisinin başkan olması durumunda bizden daha dürüst yönetim sergileyebileceklerini mi düşünüyor? Bu arkadaşların hiçbiri bizim kadar temiz değildir. Ne demek güvensizlik? Bize 20 bin seçmen güvenmiş. Arsa satışlarına bu nedenle engel koymak Karasu’ya hizmet yapılmasını da engellemektir. Bizi bu göreve layık görmüş kendi elimizle belirlediğimiz Belediye Meclis Üyelerimiz bizi sırtımızdan vurmaya, bize tuzak kurmaya çalışıyor. Ancak bizim üzerimize tuzak kuranlar bu tuzağın altında kalacaktır. Kimse kendini halktan büyük sanmasın. Kimse de halk bir şeyden anlamıyor diye düşünmesin. Cesareti olanı sandığa beklerim, hodri meydan.
Buradan önümüzdeki dönem için aday olacağınızı mı anlıyoruz?
Benim mesleğim Belediye Başkanlığı. Mevcut Başkan elbette potansiyel adaydır. Benim sermayem insandır. Ben para biriktirmedim. İnsan biriktirdim. Bugün de bunun meyvesini alıyorum. Hiçbir zaman çok parası olan bir adam olmadım. Ama Allah’a şükür hiç de yolda kalmadım. Namerde muhtaç olmadım. Halk da bize teveccüh ederse yola çıkmış olacağız.
