Baro Konferans Salonunda gerçekleştirilen panelin sunumunu Demokrat Yargı Derneği Başkanı Dr. Yargıç Orhan Gazi Ertekin gerçekleştirdi.

Panelde açılış konuşmasını yapan Baro Başkanı Av. Zafer Kazan Türkiye’de hak mücadeleleri alanında pek çok çalışmaya imza atan, Türkiye’de Yargı Yoktur, Yargıda Kumpasın Köşe Taşları Akp ve Cemaat, Yargı ve İktidar Oyunları, Türkleşmek İslamlaşmak Memurlaşmak, Yargı Meselesi Hallolundu kitaplarının yazarı Yargıç Orhan Gazi Ertekin’i ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti ifade etti.

Yaklaşık üç saat süren panelde “Türkiye’de Hak Mücadeleleri Tarihi ve Ohal” tarihten ibret verici yargılamalar ile anlatıldı.

GÖÇEBE HUKUK KÜLTÜRÜ

“Gerçek yargı, güçlülerle güçsüzler arasındaki eşitsizliği hukuksal bir eşitliğe taşımaktır. Adaletin yargının gerçek misyonu budur. Türkiye’de gerçek bir yargı yok. Türk yargısı her dönemde güçlünün, iktidarın sopası haline gelmiştir.” şeklinde konuşan Orhan Gazi Ertekin yüzlerce yıldır gerçek bir hukuk kültürüne sahip olmadığımızı şu cümleler ile ifade etti:

“Göçebe bir hukuk kültürümüz var ve hafızamız yok. Hafızanız yoksa ve göçebe iseniz hukukta her şey yapılabilir hale gelir. Hafızasız bir hukuk kültürü olmaz. Öyle ki bu kültür sadece hukukçular ait olamaz. Halka ait, genele yayılmış bir hukuk kültürü olmak zorunda. Türkiye’de yargı, hakim, savcı ve adliye kurumsal yapısına emanet edilmiş. Avukatlar ve yurttaşlar ise bu yapının sınırına bırakılmış, oysa yurttaşın olmadığı avukatın olmadığı bir kültür hukuk kültürü değildir. Yurttaşın avukatı ile etkileşime geçemediği, hakim ve savcıları denetleyemediği bir kurumsal kültürden hukuk çıkmaz, adalet çıkmaz, denetlenemez ve her şey yapılabilir hale gelir. Dün yapılanın bugün unutulduğu hafızası olmayan kültür işte bu yüzden hukuk kültürü değildir.”

Yargıç Orhan Gazi Ertekin 15 Temmuz sonrası ilan edilen OHAL ile birlikte, görev yapan hakim ve savcıların yüzde yetmişinin 1 yıllık tecrübeye sahip olduklarına dikkat çekerek şöyle konuştu:

“YARGI YOKTUR DİYORDUK, ADLİYE DE KALMADI”

“Türkiye’de yargı yok diyorduk ya, şimdi OHAL ile birlikte adliye kalmadı, hakim, savcı kimliği yok. 15 Temmuz öncesi hâkim ve savcıların kendi sınırlarına sahip çıktığı bir kimliği vardı ve OHAL ile birlikte artık bu da ortadan kalktı. Şu an hakimlerin yüzde yetmişi 1 yıllık tecrübeye sahip. Dünyanın hiçbir ülkesinde bir yıllık tecrübe ile ne avukatlık ne hakimlik savcılık yapamazsınız. Bir cemiyeti var eden şey birikimidir. Eğer o cemiyetin kıdemli üyeleri yok ise o cemiyet kendi geleneklerini oluşturamaz ve olağanüstü bir serbestleşme başlar. Kendisini sınırlayan bilinç ortadan kalkar. Bu son derece tehlikeli bir durum.” sözleri ile yargının içinde olduğu durumu resmeden Orhan Gazi Ertekin yaklaşan seçimler öncesi siyasi partilerden ve adaylardan öncelikle adalet talep etmemiz gerektiğini belirtti.

“YARGILANMAYAN YOK”

“Ben bir hakimim ve adalet talep etmenin son derece önemli olduğu kanaatindeyim. Biz talep ettikçe o talep karşılığını bulacaktır. Siyasi partilerden cumhurbaşkanı adaylarından öncelikle bunu istemeliyiz. Gerçek bir yargı gerçek bir adalet, gerçek hakim savcılar talep etmeliyiz. Hepimizi bir teröriste dönüştüren, hepimizi yargılayan, yargılatan ve aynı zamanda hepimizi yargıca dönüştüren, bu sistemi artık bırakmak zorundayız. Artık düşmanımıza dahi hak, hukuk ve adalet istemeli, merhamet vadetmeliyiz. Aksi halde bu düzen hepimizi yakıyor. Türkçüler, Kürtçüler, sağcılar, solcular, aleviler, sünniler! Yargılanmayan yok! Bu ülkenin gençleri asılmış, başbakanı idam edilmiş, maliye bakanı asılmış, genelkurmay başkanı terörist suçlaması ile yargılanmış, yargılanmayan yok! Gerçek bir adalet sözleşmesine, gerçek bir hak mücadelesine ihtiyacımız var. OHAL bizi sınıra getirmiş durumda. Artık bunu düzeltmenin yollarını bulmak zorundayız. “ şeklinde uyarılarda bulundu.

Tören sonunda teşekkür konuşması yapan Başkan Kazan Orhan Gazi Ertekin’e plaket ve çiçek takdim etti.

Editör: TE Bilişim