Sakarya’da ‘Korna çalma’ meselesinden çıkan ve daha sonrasında kendisini takip eden çekicinin sürücüsü tarafından ezilerek hayatını kaybeden Feyzi Mumlu’nun acılı eşi Sibel Mumlu yaşadıkları korku dolu anları anlattı.

Edinilen bilgiye göre, sanayideki dükkanlarını kontrole gittikleri esnada geri geri gelen çekiciyi ikaz etmek için korna çalan Feyzi Mumlu ile 5 kişi arasında tartışma yaşandı. Tartışma sonrasında 5 kişi, otomobilden indirdikleri Feyzi Mumlu’yu, eşi Sibel Mumlu’nun gözü önünde darp etti. Bunun üzerine Feyzi Mumlu, çekici araç ve ona dahil olan bir başka araçtan kaçmaya başladı. Çekici araç ile Feyzi Mumlu’nun içinde bulunduğu aracın kovalamacası Geyve Şerefiye Mahallesi’ne kadar devam etti. Çekici yol boyunca Feyzi Mumlu ve eşinin içerisinde bulunduğu aracı durdurmak için selektör ve korna çaldı. Şerefiye Mahallesi mevkiinde çekici araç Feyzi Mumlu’nun içinde bulunduğu otomobile eşinin bulunduğu kısımdan defalarca çarptı. Ancak Mumlu yoluna devam etmeyi sürdürdü. Çekici araç ve beraberindeki araç bir süre sonra Feyzi Mumlu’nun aracını bariyerlere sıkıştırdı.

Kocasının öldüğü dehşet anlarını böyle anlattı

Korku dolu anlara şahit olan Sibel Mumlu, o dehşet anlarını anlattı. Çekici aracının geri manevra yaptığı esnada eşi Feyzi Mumlu’nun kendilerini görmesi ve ikaz için korna çaldığını belirten Sibel Mumlu, "Cumartesi akşamı terminalin arka tarafından dönerek sanayinin oraya girdik. Sanayiye girmemizin amacı bizim dükkanımızın olması. Sokaktan çıktığımız esnada manevra yapan çekici geri geri geliyordu. Kameralardan belli biz durduğumuz zaman çekici geri geri geldiği esnada eşim kornayı çaldı. Bizi görmesi için arkada olduğumuzu bildirmek için kornayı çaldı. Daha sonrasında oradan bağırmaya başladılar niye korna çalıyorsunuz diye. Karşı taraftan koşarak 4-5 kişi birlikte geldiler ve bizim keyfimizi neden bozuyorsun tabiriyle eşimi arabadan aşağıya çekip, kapıya sıkıştırarak darp ettiler hepsi birlikte" dedi.

"Benim canımın yandığı şekilde onların da canının yanmasını istiyorum"

Korku dolu anları anlatan Mumlu, "Arabanın camlarına vurdular, yumrukladılar. Eşim de dedi ki; ’Eşim yanımda, yarın görüşürüz’ dedi. O esnada ben eşimi arabaya çektim ve ilerlemeye başladık. Toyota Hastanesi’nin o sapağına geldiğimiz esnada selektör yaparak çekicinin geldiğini gördük. Feyzi, ’Başımıza iş alacağız bu akşam herhalde’ dedi. Biz ilerlemeye başladık hızlı bir şekilde. Daha sonrasında bize nasıl yetiştiler, nasıl oldu inanın bilmiyorum. İlk manevra yaptı önümüze kesti çekiciyi, ilk manevradan kurtularak kaçtık. Arka taraftan bir mavi araba birde çekici geliyordu. Biz kaçarken iki taraftan sıkıştırdılar bizi. Daha sonra mavi araç bizi sıkıştırdı ve çekici tekrardan önümüze kırdı benim oturduğum taraftan kaç kere çarptı hatırlamıyorum. Sadece eşim değil bende vardım içerisinde aracın. Bizi bariyerlere sıkıştırdılar. O can havli ile eşim araçtan çıktı, arabadan çıkınca çekici geri geri gelip eşime çarptı. Eşim çekicinin üstüne düştü ve can havliyle eşim kalkarak şoförü durdurmaya çalıştı. O esnada çekici tekrardan gaza basarak eşimi ön taraftan alıp çekicinin arka kısmından geriye verdi. Ve gözümün önünde yere düştü eşim. Adalete güveniyorum, sığınmak istiyorum. Tek kişi değil, bunların hepsi azmettirici. 5’inin de yargılanmasını en ağır şekilde istiyorum. Benim canım nasıl yandıysa onların da canlarının yanmasını istiyorum. Artık yalan yanlış haberlerin de bu şekilde çıkmasını istemiyorum. Yaşayan benim ben gördüm, yaşadım. Diyecek kelime bulamıyorum zaten" diye konuştu.

"Tek kişi değil, hepsi suçlu"

2 yıl önce evlendiklerini aktaran Sibel Mumlu, "Bu olaya karışan herkes inşallah en ağır şekilde cezasını alır. Tek kişi suçlu değil, hepsi suçlu. Hepsinin en ağır şekilde yargılanmasını istiyorum. Benim gözümün önünde oldu, kolay değil yaşadıklarım. Bu kadar hainlik olamaz" şeklinde konuştu.

"Canilik bu olay"

Eşinin hiç günahı yokken bir korna çalma meselesi yüzünden öldürüldüğünü ifade eden Mumlu, "Canilik bu olay başka hiçbir şey değil. Hiç günahı yokken bir korna çalma ile adam öldürülüyorsa bu dünyada, Türkiye’de başka diyecek hiçbir şey bulamıyorum. Bu kadar basit değil insan canı" ifadelerini kullandı.

Öte yandan yaşanan olay sonrasında gözaltına alınan sürücü H.K., jandarmadaki işlemlerinin ardından sevk edildiği mahkemece tutuklanarak Sakarya L Tipi Kapalı Cezaevi İnfaz Kurumu’na gönderilmişti.

Kaynak: iha