AK Parti Sakarya Teşkilatı’nı Yöneten arkadaşlar, hiç kuşkusuz Lunapark Treni gibi bir trene, Ada Garı’nda tören yaparken işin abartılarını görememişler.

    Türkiye’nin en verimli-karlı  hattı olan Adapazarı Ekspresi’ni bilmezler. Tek seferde 800-1000 yolcu taşıyan, 10-12 çağdaş vagonlu harika bir ADA TRENİ’ni!

     Haydarpaşa Tren Garı peronları ADA Treni ile en bereketli saatlerini yaşardı.     Haydarpaşa Garı’nda bir gün 10-12 çağdaş vagonlu trenden yine inersek, eh?

   Yüksek Hızlı Tren felaketinin de farkında değiliz. Yüzyılların Arifiye’si bitiyor. Sapanca, Doğançay, Alifuatpaşa, Mekece istasyonları ve Trenleri bitti.

   “ Yüksek Hızlı Tren Sakarya’ya 5 kuruş fayda getirmez, yıkıp geçer!” diye yazınca homurdanan milletvekilleri çekip gitti. Onlara arka çıkmak yanlış.

                                                               ***

   Bu gün Lunapark Treni gibi bir treni zaten var olan GAR’a getirip, hiç günahsız partililerine tören yaptıranlar da gençtirler, şehirlerini de pek bilmezler.

   Ergün Atalay bilir; Cemal gençtir, ama O da iyi bilir. ADA GARI’na ilk tren 2 Haziran 1890 günü gelmiş. Bu Ana Hattır, ama o kadarla da kalmamıştır.

    Cumhuriyet; 1950’li yıllarda Vagon Fabrikası’nın, Ağır Bakım ve Zırai Donatım fabrikalarının içine kadar Demiryolu Hattı yapmıştır.

    Uyuma Sakarya ! Atatürk Bulvarı’ndan Şeker Fabrikası Yazlık Köprüsü’ne kadar pancar yüklü 20-25 vagonu götüren 5 km. demiryolu hattı da vardı!

      Yıl 2019; Türkiye’ye Metro-Raylı Sistem Araçları yapan Şehirde; 5 km Raylı Sistem yap(A)mayanlar susacak ve oturup düşünecekler!

    CHP Kadın Kolları’na, Başkan Azize Çeroğlu nezdinde, karda-kışta yaptıkları,     “ ADA GARI’na O Tren gelecek!” eylemleri için defalarca teşekkür ettim.

   Bir çok sivil toplumun payı inkar edilemez; ama aslan payı CHP’li Kadınların…

                                                  ŞEHİR DE, KÖY DE

                                        SEÇİLENİN BABASININ MALI DEĞİL !

    17 yıldır ülkemizi, O yıllara kadar çok az ve ancak koalisyonla SEÇİLEN YÖNETEN olabilmiş deneyimsiz siyasi kadrolar yönetiyor. 

   Acemi Seçilmiş’e,“ Acemisin!” demek kadar yıkıcı, düşmanlık yaratıcı bir tavır yoktur. Ama, 17 yıl sonra da kendileri şimdi başkalarına aynı şeyi yapıyorsa ???

    Devlet Bütçesine 17 yılda, tarihte görülmedik kadar büyük kaynaklar yaratma becerisi gösterildi. Becermenin en büyük kalemi de, Devlet Mülklerini satmaktı.

    Kazanan-kazanmayandan, uçandan kaçandan alınan vergiler oldu. Yabancı ülke kredilerinin Borç Kapıları ise,” Beka Tehlikesinin Bahane Kapısı.” gibi oldu.

   Her şeye rağmen; 82 milyon insanımız Siyasetin Ayrım Tuzağına düşmemeli.

                                                                   ***

  “ Adapazarı’nın 50-60 yıl önceki Fabrika Ayarlarına dön! Köyünde ve şehrinde, Gıda da, Ticaret ve Sanayide ÜRETME ZİRVELERİ yaşanan Sakarya’ya dön!

    Halkı, Irk dil din Ayrımı bilmeyen; “ Cemiyetimiz var, bütün komşularımızı bekliyoruz!” diyebilen O Şehre dön…

    “ Şu Okullar!” demeyen; “ Okullarımız!” diyen. Üretmede, çalışmada, iş bulmada çocuklarını Ayrımsız koruyan, kollayan Sakarya ol!

                                                                ***

    Yönetmeye Seçilen benden iyi bilir. Seçildiğin yer Yaratılmış tüm varlıklar için Yaratılmıştır. Yaratılanın; kullanım hakkı olan da, söz ve karar hakkı olan da var.

    Yerel Seçim geldi. Seçilmiş Yöneten olmak isteyenler, bu gün senin-benim kapımda. Bir centilmen, bir sevgi, saygı gösterirler, seni bir dinlerler ki.

    Oysa, istisnası az, değişmez kural gibidir. İki ay sonra başkalardır, altı ay sonra çok başka! Bir yıl sonra mesafe seni-beni şaşırtacak kadar açılır.

    Bu saatten sonra pek şaşırmam. Hiçbir İktidar, hiçbir Yöneten; ülkenin, şehrin, köyün, HİÇBİR İnsanın sahibi değil. Halk, hak arama, söz söyleme hakkından asla vazgeçmesin.