Sevgili okurlar,
Türkiye, çekişmeli ve heyecanlı olduğu kadar, bir o kadar adaletsiz, eşit olmayan bir yerel seçimi, arkada bıraktı…
“İllet ve zillet” kavramlarının öne çıkarıldığı, insanımızın ayrıştırıldığı, “beka-zeka” tanımlamasının ötesinde, “hain, terörist” kelimelerinin sıkça telaffuz edildiği, bir seçimi çok şükür,az hasarla geçirdik!..
Elbette konuşulacaklar çok..
Yazılacaklar, bir o kadar çok..
Seçim döneminde Eskişehir, Mahmudiye, Emirdağ, Yunak, Afyon ve İzmir ile İstanbul’da bulundum..
Üzülerek ifade edeyim ki, seçimin adil bir ortamda yapıldığını söyleyemem!
Ama yine de demokrasi adına umutluyum!
Benim bildiğim seçim, “adil, eşit, adaletli” bir ortamda yapılır!..
Bundan kastım, bir tarafta devletin tüm imkanları, öte yanda ise kendi cılız imkanları ile seçime girenler, terleyenler..
Ne yapalım, çay, torba dağıtamadık!?
Mitinglerde taraftarlarımızı iyi ağırlayamadık!
Neyse?
Bu bir demokratik yarışı anlatmıyor?
Bakınız, Eskişehir’de Türkiye-Moldavya milli maçına gittim..Stad çevresi, hep iktidardan yana panolarla dolu..Panoların çoğunda Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan resmi var..Bir iki üç yerde ise AK Parti Eskişehir adaylarının resimleri..Ve bir atıl köşede Eskişehir’in anahtarı eline verilen Yılmaz Büyükerşen’in, bir kamyon üzerinde resmi gözüme ilişti..
Derken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın maça geldiği öğrenildi. Yollar kesildi, güvenlik çemberi oluşturuldu..Bu ortamda insanlar maça zor yetişti..
Herkes burnundan soluyordu!..
Maç bitti, millet evine gidecek, yine yollar kesildi, havada, karada olağanüstü bir koruma zinciri oluşturuldu..
İnsanlar, yine burnunda soluyor..
Beklediler, devrin hakimi evine gitti, onlarda evlerinin yolunu tuttular..
Otomobilimizde Belçika’dan bir Türk kökenli milletvekili var..O da bu duruma çok şaştı, kaldı..Ona, Eskişehirli dostum, “burası Türkiye” diye seslendi..
Şoförümüz yola çıkmak istedi..Polis nazikçe,” istersen çık..Yollar kapalı” diye ikazda bulundu..
Yani “terörist” diye taranman bile işten değil..
Sanki Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Eskişehir’den, Ankara’dan, İstanbul’dan, İzmir’den, Afyon’dan… adaydı?
Bu ne menem çelişki?
30 Aşkın ilde miting, gösteri, ihtişam, lüks ve israf içinde seçim turları..
Lüks otomobiller, motosikletler, otobüsler, uçaklar, helikopterler..
Görkemli alanlar, ücretsiz otobüsler, gemiler, tramvaylar…
Ve öte yanda vaylar,vaylar!..
Yunak İlçesi’nde dostum Yusuf Bayat, seçime Büyük Birlik Partisi listesinden girdi..Merkezde seçimi aldı, ama köylerde kaybetti..Sonunda köylerde büyük bir  ikramiye dağıtımından söz etti.. Ücretsiz mazot fişleri, kömürler, paralar, gıda yardımlarından söz etti.. Bu ikramiyeler, atandaşı anlaşılıyor ki cezp etmiş!..
Ne diyelim, kendi düşen ağlamaz!
İşte Ankara, işte İstanbul, işte İzmir, işte Antalya ve diğer iller, bu sisteme, bu anlayışa, bu israfa, bu lükse, bu söyleme, bu karalama,  bu biat anlayışına “ dur” dedi..
Neyse yolun sonu değil!
İzmir’de yaşayan sanatçı dostum, Ali Ötünç’ün değerlendirmesi şu;
” Arkadaş yüzde bilmem kaç ile iktidarsın, çalış, üret, paylaş, ayrıştırma, karalama, ötekileştirme, biz de oyu size verelim” diye durumu özetledi..
Demek ki, bir yerlerde değil, çok yerde hata var..
Bu hatalar, iktidara şamar gibi indi..
Ama Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Ankara konuşmasını, pardon balkon konuşmasını dinledim..
Üzüldüm…
“Bakalım nasıl iş yapacaklar” diyor!
İnanılır gibi değil?!
Sanki bulunmaz Hint kumaşılar?
Hani alternatif yoktu?
Evet, bu seçimler gösterdi ki, ülkeyi yönetecek binlerce değil, milyonlarca alternatif var…
Çalsın kemençe, başlasın horon!..
Meydana çıksın, efeler, seymenler!
İstanbul’da Ekrem İmamoğlu ve Ankara’da Mansur Yavaş, İzmir!de Tunç Soyer  ile Türkiye bir başka güne uyandı..
Nisan biriniz, hayırlı olsun!
Lütfen çamura yatmayı bırakınız, rakiplerinizi tebrik ediniz..
Kaybetmek ve tebrik etmekte erdemliktir..
Sakarya için söyleyeceklerim çok..
Sakaryalı bu seçimde, Tank Palet Fabrikası’nın satışına onay vermiştir!..
Beceriksizliğe,talana, israfa, particiliğe, partizanlığa,bencilliğe güller atmıştır..
Yazık!
Tercih onların amma, diyeceğim çooook!
Bir sonraki yazımda da Sakarya’dan söz edeceğim..
Gününüz aydın, sofranız bereketli, geleceğiniz hoş olsun!