Sevgili okurlarım bu yazımda uzun yıllar siyasetin içerisinde kalmış olmasına rağmen hakkında en ufak bir şaibe olmayan Devlet Bahçeli’yi anlatacağım. 1948 yılında Osmaniye'de doğmuş,  yörede Fettahoğulları olarak bilinen geniş bir Türkmen ailesine mensuptur. İlköğrenimini Osmaniye'de, orta öğrenimini İstanbul'da tamamlayan Devlet Bahçeli, üniversite öğrenimini Ankara İktisadi ve Ticari Bilimler Akademisinde yapmıştır.  Başlangıcından itibaren Ülkücü Hareket'in her kademesinde görevler üstlenerek Büyük Ülkü Davası'na hizmet etmiştir.

Devlet Bahçeli, 1967 yılında Ankara İktisadi ve Ticari ilimler Akademisinde öğrenci iken Ülkü Ocağı Kurucusu ve yöneticisi olarak görev almıştır. 1970-1971 yıllarında Türkiye Milli Talebe Federasyonu Genel Sekreterliği görevlerinde bulunmuştur. Devlet Bahçeli, bir yandan aktif olarak Ülkücü Hareket'te yer alırken, diğer yandan da ilmi alandaki çalışmalarını devam ettirmiştir. Ülkücü kadroların yetişmesinde önemli görevler de üstlenen Devlet Bahçeli, Başbuğ Alparslan Türkeş tarafından göreve çağırılması üzerine 17 Nisan 1987 tarihinde üniversitesindeki öğretim üyeliği görevinden istifa etmiş. 19 Nisan 1987 tarihinde yapılan MÇP Büyük Kurultay'ında parti yönetimine seçilmiş ve Genel Sekreterlik görevine getirilmiştir.

MÇP ve MHP'nin yönetim kadrolarındaki görevi, günümüze kadar kesintisiz olarak sürmüştür. Çeşitli zamanlarda Genel Sekreterlik, Genel Başkan Yardımcılığı, Merkez Yürütme Kurulu Üyeliği, Merkez Karar Kurulu Üyeliği, Genel Başkan Baş-Danışmanlığı görevlerinde bulunan Devlet Bahçeli, 6 Temmuz 1997 tarihli 5'nci Olağanüstü Kongre sonrasında MHP Genel Başkanı görevini üstlenmiştir.

21, 23, 24, 25 ve 26. Dönemde Osmaniye Milletvekili seçildi. 57. Hükümette Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcılığı görevini yürüttü. 5 Kasım 2000, 12 Ekim 2003, 19 Kasım 2006, 8 Kasım 2009, 4 Kasım 2012, 21 Mart 2015 ve 18 Mart 2018 tarihlerindeki MHP Olağan Büyük Kongrelerinde tekrar Genel Başkan seçilmiştir.

Şimdi gelelim yakın dönem siyasetine Devlet Bahçeli bu millet için tehlikeli gördüğü her şeyi açık yüreklilikle dile getirmiştir. Bütün uyarılarına rağmen aldırış edilmemiş ve acı tecrübeler yaşanarak Devlet Bahçeli’nin söylediklerine gelinmiştir. Örneklerini verelim; Çözüm Süreci ihanettir son verilmelidir, Kandil’de taş üstünde taş baş üstünde baş bırakılmamalıdır. ABD,AB haçlı zihniyetin torunlarıdır çok yakın olunmamalıdır. Barzani Türk düşmanıdır, itibar gösterilmemelidir vb. bu uyarıları iktidara yapmıştı. Bugüne geldiğimizde iktidar yaptığı yanlışları görmüş Devlet Bahçeli’nin çizdiği yöne gelmiştir.

Hayatını Türk Milleti’nin refahı için çalışmaya adamış olan Devlet Bahçeli bugünde muhalefete yüklenerek bir takım eleştirilerde bulumaktadır.

 Bu seçimde geçmişte anlamadığı Devlet Bahçeli’yi bu sefer Türk Milleti’nin anlayıp iktidar görevi vereceği düşüncesindeyim. Ülke ne zaman dara düşse partisini ve kendi kariyerini hiçe sayan bilge liderin adıdır Devlet Bahçeli

Devlet Bahçeli’nin politikasını anlamak istiyorsanız, ilk önce şu sözlerini anlamalısınız "Önce Ülkem ve Milletim sonra Partim ve Ben."