Nerede kalmıştık; ” AK Parti’nin hükümete geldiği 2002 yılından beri, kurulan onca Hükümette Sakarya’dan bir tek Seçilmişimiz Bakan olmadı!

Bütün içtenliğimle,“ Suyun başında değilsek, bu ülkede devrin siyaseti bu; herkes kendi testisini doldurmanın peşinde.” diyeni iyi anlıyorum.

Ama,” Sakarya, Milletvekili veya Kent Yöneteni seçerken; İşinin Ehillerini, iş hayatında yerini kanıtlamış bireyler seçmeli!” diye yazdığım bilinir.

Yani, Sakaryalı, Siyasi Seçimlerinde Mesleki Liyakat önceliği aramalıdır.

***

Ziraat Odaları Sakarya İl Koordinasyon Başkanı Sn. Ali Şener Bayraktar, cumartesi günü Bizim Sakarya Gazetesi’nin Soru Yağmuru konuğuydu. Çok yararlı bir söyleşi oldu.

Sayın Bayraktar, İl arazi yüzölçümünün planlanması mecburiyeti üzerinde ısrarla durdu. Kullanım sistemleri ve radikal denetimleri de çok vurguladı.

Tarım arazilerinin miras, satış, imara açılma gibi nedenlerle bölünüp, küçülmesini önleyen yasaların çıkıp uygulamaya geçmesinin önemini anlattı.

Tarımın ülke gündeminde olan, ithalata dayalı mazot, tohum, ilaç, gübre gibi, girdilerin sürekli maliyet artırması üzerinde somut rakamlarla duruldu.

***

Başkan Bayraktar, Sakarya’da tarımı ve köylüyü, işletme arazilerinin 100-200 hektardan büyük olması kalkındırır, geliştirir önermesi çok önemliydi.

Doğru tarım politikaları olan ülkelerden işletme büyüklükleri ibretti. Amerika’da ortalama işletme büyüklüğü 1500 hektar; AB ülkelerinde 550.

Türkiye’de 60 hektar… Yani tarımda Arazi Toplulaşma Projeleri hayati şart. Bir başka uyarı; Tarım teşviklerinin tarımla uğraşanlara, üretenlere ulaşması.

Sakarya’da, bütün paydaşlarla tarım arazisi kullanım planlaması yapmak şart! Tarım arazilerinde Kavak yetiştirme oranımızın fazlalığı buna örnekmiş.

Soru Yağmuru ile Gazetemizde çok önemli bir misyon üstlendi. Ben de yazdıklarımı doğrulamayı ve bilgi pekiştirmelerimi Oradan yapıyorum.!

Sn. Ali Şener Bayraktar da, Ailece tarımın tüm boyutlarını içinden yaşamış,                 “ Sakaryalı Devlet Adamı!” kimliğini görmek benim için kazanım oldu.

Dilerim hepimiz, İş Ehilleri olan Sağlam Sakaryalıları görürüz!

YENİ KAPALI OTOPARK VE

YAŞANILIR EN İYİ ŞEHİRDE(?) OTORİTE !

Adapazarı’nın ara sokakları bile paralı otopark yapıldı. Haftanın her günü sokaklardaydım. Artık Atatürk Bulvarı’nda bile 2 sıra park hiç sürpriz değil.

Siyasi partiler, siyaset ve siyasiler asla İşinin Ehli Kent Yöneteni değildir. İşinin Ehli Ülke Yöneteni de değiller. Siyaseten Seçilmek Ehillikten gelmez…

Keşke siyaset, Çalışan Kadrolara liyakatli tercihler yapabilse! Ya da, Liyakatli İş Ehillerinin önerdiği-yaptığı iş programlarını radikal uygulatabilse?

Ülkemizde, Mesleğinde Ehillerinin değil seçilmesi, aday gösterilmesi zaten son derece büyük şanstır. Hatta mucize gibidir.

***

“ Adayım; çünkü yıllardır siyasetin içindeyim. Parti neferiyim! Belediye meclisi deneyimim var! Şehri avucumun içi gibi bilirim!” sözleri yetmiyor.

İşte Adapazarı, Serdivan, Erenler, hatta tüm ilçelerimiz gözümüzün önünde.

Bir tek, Araç ve Yaya Ulaşım Sorununu çözmüş kent gösterin; yok. Ne var;   afişlerde,” Asfalt rekorları kırdık! Şu kadar km duble yol yaptık!” övünmeleri.

Oysa, O Yollar şehir içlerinde tamamen otopark! Orada kazanan Halk değil!

***

Dedim ya; Siyasiler asla İş Ehli değildir. Ulaşımdan ancak benim kadar anlarlar. İşinin Ehli Danışman da hiçbir siyasinin işine gelmez.

Siyaset bilsin; Şehir ulaşımına yapılan Onca Yatırım doğru kullanılmayınca, siyasete halktan sevgi-saygı-oy getirisi olmaz. Serdivan somut örnek olacak!

***

Adapazarı Garı yakınına 4 katlı modern bir Otopark Yapıldı. Genelde arabamı oraya bırakırım. “ Çok ucuz olduğu halde, bomboş!” diye de yazarım.

Ama, otoparkçılar mı baskı yaptı bilmem; fiyatlar abartılı artıverdi. Gittim, baba artmış. En üste kadar 4 katı da yürüyerek çıktım; Otopark bomboş!

Bence bu Otorite zaafı!.. Atatürk Bulvarı’nda ve Ankara caddesinde paralı, parasız işgal, 2 sıra araba var. Bankaya, alışverişe gelen otorite iplemiyor.

Siyaset, “ Seçim var! Esnafı, halkı zorlamayın, Oy isteyeceğiz!” der mi, bilmem ? Onların, Ehil oldukları İş sadece Siyaset olmamalı, ama durum bu!