AK Parti kurucularından Ali Babacan’ın partisinden istifası hiç öyle kolay geçiştirilebilecek bir eylem değil.

Hatta; Türkiye Cumhuriyeti’nde, badireli bir sürecin bitmesini sağlayacak çok önemli bir yol ayrımı da olabilir.

Babacan’ın, kısa, ama içeriği muhteşem açıklaması anlayana çok şeyi özetlemiş. Hani,” Akil Adamlar ” vardı ya, Onlar bu açıklamayı anlamazlar : -)

AK Parti’ye gönül ve oy veren herkes şimdi, ilkin kendi üzerinde var- varsa- olan kolay ve zor İZ’lerden arınsın. ZOR da olsa, doğru ve tez çözüle!

Yahu; bir ülke halkı,“ Komşu ülkelerle sıfır sorun!” denilen günden, tüm komşularla gırtlak gırtlağa gelinen günlere nasıl getirildi?

Bırakın komşu ülkeleri; mısır, Libya, vesaire İslam ülkeleri ile nasıl bu günlere geldik.

IMF’ye,“ Al paranı, sana artık borcum yok! IMF’ye borç verelim!” derken; T.C. Tarihi’nin en büyük borçlarını, Hazine Güvencesi’ni nasıl isteyebildik?

Ahırlarımızdaki İthal Anguslara, İthal Saman almaya nasıl başladık?

Yıllarca bizi iktidar yapan siyasi yandaşlarımızla nasıl, neden kanlı bıçaklı olduk? Ya yurt dışına kaçıldı; ya da kodese bile girildi.

Yürünülen onca yağmurlu yollarda beraber ıslanılan dostlarla ne koltuk kavgaları oldu? Partiden ayrılanların başına ne çoraplar örülüverdi?

Bugün, yaşanılan bunca geçmişi gören ve AK Parti içinde Yöneten konumunda olan kaç kişi geleceğinden emin olabilir?

Sizce Ali İhsan Yavuz kaç zamandır rahat uyku uyuyordur?

Ülkede 82 milyon insan huzuru, güvenli geleceği, hak ve adaletle yaşayan bir ülkeyi çok hak eder.

Özellikle de, iyi ve doğru eğitimli, liyakatli muhteşem gençlerimiz!

Soru çalınmayan sınav yok gibi. Yazılıda birinci olunan, mülakatlarında sonuncu olunan Ayrımcı İşe Alım Sınavları sürüsüne bereket gibi?

Yandaş Müteahhitlik Helal İŞ’lerine girmeyeyim!

Ali Babacan’ın açıklaması her şeyi özetlemiş; Ülke ve Halk rahatlamalı!

ORHAN TOPÇU’DAN; EKREM YÜCE VE

HENDEK GERÇEKLERİ : -)

Bizim Sakarya Gazetesi’nin Hendek’li yazarı Orhan Topçu dünkü köşesinde harika gözlemler, ironiler yapmıştı.

Hendek Halkı, yalnız kendi şehrinde yaşananları değil, Sakarya’da yaşananları da Gazetimizde Orhan’ın Köşesinde izliyor; biz de !

Ekrem Yüce’nin Kırantepe’de Yamaç Paraşütü yapması örneğin nefis bir ironi ile anlatılmış. Abartmıyorum; nefis bir ironi, çünkü;

SBB Sn. Ekrem Yüce Sakarya’nın imarını, yeşil alanların ve Sakarya nehri kenarlarının talanını görmek istese elinin altında muhteşem teknikler var!

Coğrafi Bilgi Sistemi örneğin eşsiz teknolojidir. Güncelleniyorsa tabii…

Ya da, uçur iki drone; Sakarya görüntüleri oturduğun koltuğun karşısındaki perdede… Görüntüyü yakınlaştır, uzaklaştır, her şey cebinde.

Sakarya Nehrinin hal-i pür melalini biliyoruz. O Nehrin kenarını Roma, Londra ve benzeri çağdaş dünya şehri yapmak suya yazılmış bir hayaldir.

Yani; Aziz Başkan da, Zeki Başkan da denedi ol(a)madı! Ekrem Başkan da en az Onlar kadar yapsın yatıp kalkıp razı olalım.

Çok üzgünüm ama, Orhan Topçu verdiği Rize’den SBŞB’ne eleman alım ironisi ile çok canımı yaktı. Ekrem Yüce’ye bakışım 180 derece döndü gibi?

O Rize’den Sakarya Büyükşehir’e temin edilen,” Kart hamili!” eleman ironisi Sakarya’nın en uzak sokaklarında bile konuşuldu. İŞ, Makam vererek başlar!

Sakarya Yol Geçen Hanı yapılırsa; ilk seçimde neler olur göreceğiz. Hendek siyaset dünyasında olmaya başlayanları Orhan Topçu’dan öğreniyoruz.

Siyaset dünyamız; Ekrem Yüce’nin Sakarya Büyükşehir’i devir aldığı günkü ŞEHİR, mal mülk, araç gereç, para envanterini çıkarttı mı? Soran oldu mu?

Başkan’ın 4-5 yıl sonraki ŞEHİR, mal mülk, araç gereç, para envanterini görünce, sormamız gereken çok şey olmayacak mı?