İktidar partisi AKP’ye oy ve gönül veren, verecek olan tüm Sakaryalılar için yazıyorum.
Sakarya’da gönül ve oy verdiğiniz, yöneten partilileriniz ne sizler, ne de Sakarya için hayati önem taşıyan gelecek projelerini yapmaya yeterli olabiliyor.
Hükümet ve devlet nezdinde doğru ve yeterli yaptırım güçleri de, birliktelikleri de yok gibi…
Hepimizin Bayramı var; daha sonra yazmam gereken çok şey var, çok!
Ama Adapazarı - Haydarpaşa treni; tüm Sakarya’nın sosyal ve ekonomik hayatını dipten sarstığı, geleceğini de sarsacağı için her gün ve hep yazılmalı!
Adapazarı Garı’nın, ayıplı ve çok sudan gerekçelerle, şehir hayatının tam ortasından kaldırılıp 5 metre öteye taşınmasına bile bu şehir asla susmamalı…
Sakaryalı şunu bilsin ki; O tren, Adapazarı Garı’na tam 127 yıl önce giren, Kent Tarihi’nde bir eşi daha olmayan onur kimliğimizdir.
Hatta, Gar’ı Mithatpaşa’ya taşıma fikri bile şehre ihanet gibidir. “Şehir trafiğini rahatlatacak!” demenin de ondan farkı yoktur.
Sorun bir;
Arifiye Raylı Treni trafiği ne kadar engelledi? Hiçbir tren o güzergahta trafiği olduğundan bir dakika fazla engellemez. Kent içi trafiğine giren, her kavşakta en çok iki dakika beklemek zorunda.
Demiryolu kalksa bile; 1. Geçit, Ofis, Donatım kavşaklarında her araç yarın da bunu göze alacak. Yapabiliyorsan, Çark Caddesi’ni trafiğe aç da görelim!
Londra, Paris, Roma, Madrid, Viyana, Prag, Budapeşte gibi şehirlerde, kentin taaa içine kadar giren hızlı trenleri kaldırabilen ucuz çözüm var mı?
Oysa, bu İktidar zamanında o şehirleri incelemeye gitmekte rekor kırdık!
CHP Milletvekili Engin Özkoç doğru söylese de
adres pek doğru değil
İktidarın Sakarya milletvekillerini ne kadar özenle izleyebiliyorsam, CHP milletvekili Engin Özkoç’u da öyle izlerim. Kimi siyasetini de içime sindiremem.
Ankara’da değil, Sakarya’da ve doğru adrese, ismen de seslenmek gibi.
Bugünün ülke yönetme tarzına göre, iktidarın Sakarya’daki verimliliğinin sorulacağı ilk adres AKP Sakarya İl Teşkilatı ve milletvekilleridir!
Bu da, tam zamanında -testi kırılmadan- yapılırsa işe yarar.
Mesela; hasarlı okullar konusunda yerel medya çok iyi görev yapmıştır. Son yıllara kadar, bu konuda iktidar milletvekilleri çok eleştirilmiş; çok da kazanımlarımız olmuştur.
Tamam, yeni İl Milli Eğitim Müdürü, tam da çocuklarımızın okullarının açılacağı günlerde, sözde içimizi rahatlatacak bir yanlış açıklama yapmıştır.
Ki, hem de yerel basının 18 yıldır ezbere bildiği, belki de en iyi bildiği, hasarlı okullar konusunda…
Yerel basın, çok yerinde ve doğru şekilde tepkisini, hem de manşetlerle gösterdi. Ama doz hemen her yanlışa gösterilen kadardı.
Bugün hiçbir iktidar milletvekilinin bir kamu görevlisini ağır sözlerle suçlamasını doğru bulmam. Muhalefet milletvekilini ise hiç!
CHP Milletvekili Özkoç bilmiyor mu? Bugünün Siyasi İktidar anlayışında, hiçbir atanmış yöneten yüzde100 doğru kararında bile resen hareket edemez. Hasarlı okullar konusunda da yıllardır bu böyle.
Engin Özkoç’u, sadece Ankara’da TBMM’de ve bakanlıkta değil, Sakarya iktidar milletvekillerinin ihmallerini ve iktidar nezdindeki duruşlarını benzeri sözlerle gündeme getirebilince görmek isterim.
Hatta; geldiği yer olan SATSO da, OSB’de, “Gizlilik kararı” gibi, garip işler olabildiğinde de, Özkoç deneyimi kamuoyunda görülebilmeli!
Baro Başkanı Zafer Kazan’ın 30 Ağustos
Zafer Bayramı kutlaması harikaydı
Sakarya Baro Başkanı Avukat Zafer Kazan’ın dünkü 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamasını büyük bir mutluluk içinde okudum.
Okudum; sonra yine, yine okudum…
Yaşadıkları Cumhuriyetin var oluşları, gelecekleri için ne kadar emsalsiz bir nimet olduğunu göremeyenler de keşke okuyabilse, derinini anlayabilse!
Günlük kişisel çıkarları ve mutlulukları için, çocuklarının geleceklerini ne karanlıklara soktuklarını görmeyenlere çok şeyi yüreklice söylemiş Sayın Kazan…
Ferruh Bulut’u da, O haberin altına attığı imzası nedeniyle tebrik ederim.
Bence, siyasi partiler ve erişebilen tüm Sakaryalılar; Baro Başkanı Zafer Kazan’ın 30 Ağustos Zafer Bayramı açıklamasını sindire sindire okumalı.
Kişisel çıkarlarımızı, siyasi yandaşlıklarımızı bir an cebimize koyarak, ülkenin ve çocuklarımızın yaşayacağı geleceği düşünerek okumalıyız.
Yanlış gidiyoruz; her gün biraz daha yanlışlara koşar adım hem de! Hemen her konuda, ülkeyi ve bizi en iyi yönetecekleri de bulamıyoruz.
Neyin nesi ise korku dağları sarmış sanki? Hepimiz, herkes yanlışlar içinde kavrularak, hepimizi yanlışa sürüklüyoruz!
Sen, ben, BİZ; bu ülkede, bu Sakarya’da erdemli ve birikimli en doğru yönetenleri bulmaya mecburuz!
Teşekkürler Baro Başkanı Sayın Zafer Kazan…
