Haber, Hürriyet’in Doğu Marmara ekindeydi. DÜZCE, İstanbul-Ankara arasına yapılacak 2.YHT Treni’nin Düzce’den geçmesi için iddialı çalışmalar yapmış.

Çalışmanın öncülüğünü de Düzce Üniversitesi üstlenmiş gibi. Üniversite en son, Japon bilim adamlarının da katıldığı kapsamlı bir çalıştay da düzenlemiş.

**

Helal olsun Düzce’ye! Belki geç kalmışlardır ama, halkının ihtiyaçlarını bilim destekli projelerle Ankara’ya, Devlet katına taşımaları çok güzel.

Düzce Üni. Rektörü Prof. Dr. Nigar Demircan Çakar, 2. YHT Hattı’nın sadece şehrin kaderini değiştireceği için değil, bilimsel doğrular bunu gerektirdiği için Düzce’den geçmesini istediklerini vurgulamış ki, bu zaten yetmeli.

Prof. Dr. Ayhan Şamandar da, önerdikleri İstanbul-Kocaeli-Sakarya-Düzce-Bolu-Ankara hattının, planlanmış hatta göre, 1 milyar dolar daha az masraflı ve daha da verimli olacağını da anlatmış.

Devamla da; “ İstanbul’un yatay büyümesine katkı yapacak. 300 milyon dolar enerji tasarrufu sağlayacak. Sanayi ve turizmi geliştirecek.” İddiasını sunmuş.

**

Sakarya Siyaseti, İktidarı ve Muhalefeti ile “ Eee, ne alaka bu yazı?” der.Ben Sakarya’da yıllardır Düzce Tavrı’nı beklerim. Hepimizin çoluk çocuğu için şart olan “ Kent Karakteridir! Şehrin geleceğini bilimsel doğrularla hazırlamaktır!”

Tüm Şehir, Üniversitesi ve işin uzmanı yabancı bilim insanlarıyla Proje Çalıştayı yapıyor. Bilimsel Desteklerle 2.YHT’sini Ulusal Gündeme de taşıyor.

BÜYÜKŞEHİR PROJELERİ’Nİ ZAMANINDA İZLEDİM;

ŞEHİR SUSMUŞTU !

“ Biz, Adapazarı’nın en güzel, en huzurlu, en güvenli, en sosyal ve kültürel zenginliğini yaşayan, en şanslı 2-3 kuşağıyız.” diye abartırım.

Ama, gelecek kuşaklar daha iyi ve huzurlu, güvenli bir şehirde yaşasın isterim.

**

Bugün, Büyükşehir borçları ile 3 Büyükşehir içinde çıkınca, yazmıyorum. Yanlış başlarken susanlar,” Niye yazmıyorsun?” diye, şimdi beni sorguluyor : -)

Siyaset, şimdi üstüne atlıyor. Kimi, Büyükşehir borcunu savunur görünüyor. Oysa, kendi siyasi çıkarı öyle istiyor. Kimi de, sanki bekleyeyim yanlış yapılsın, şehir borca batsın diye susmuş. Borç, ülke zirvelerine tırmanınca eleştiriyor.

**

Bir çok projeyi daha başlamadan, yerinde izledim. Gördüğüm yanlışları da okura açık yazdım. Başıma örülen çorapları yazıp, mağdurları da oynamadan.

Yanlışlar düzeltilmedi; projeler bitti. Çok teknik hatalar çıktı. Trilyonlarca para harcandı; tekrar kazıldı, yeni inşaat ve makineler ilave edildi, istenen olamadı.

çağındayız. Ama, her yağmurda caddelerimiz yüzme havuzu gibi.

Şehir, “ Testi kırılmadan, olabilecek yanlışlara zamanında uyar!” öğretisini benden iyi bilir.

Yazılarımı ipleyin, dediğimi yapın!” diye yazmadım. Yanlış düzelsin, ortaya doğru işler çıksın, O sonuçtan mutluluk dışında tek bir keyfim olamaz.

başlarken, O ilk gün söylenen her şey arşivlerde. Bitenler de ortada.

“ SAKARYA BÜYÜKŞEHİR ENTEGRE KATI ATIK PROJESİ ?”

Adapazarı’nın kuzeyinde, Karasu-Kaynarca yolları kavşağını geçtikten sonraki sırtlarda bulunan Katı Atık Toplama Merkezi artık çağdaş işlevini bitiriyor.

Dilerim bir seçim gazı değildir! Sakarya Büyükşehir, yeni bir Entegre Katı Atık Yönetimi Projesi hazırlamış. Yapımı başlayacakmış. Biraz detay özetleyeyim:

**

Milyonluk proje ile; şehirde toplanan BİN TON ÇÖP geri dönüştürme işlemi ile ayrıştırılacak, organik atıklardan biyogaz ile gübre elde edilecekmiş.

Çöp, en gelişmiş ülkelerinin de yaşadığı büyük bir Dünya sorunu. Biz bu işlerde; Geri Dönüşüm Teknolojilerinde, Enerji kulvarlarında emekliyoruz.

Düzce Üniversitesi’nin, yabancı ulaşım bilim adamlarının katılımıyla, İstanbul-Ankara 2.YHT Treni’nin Düzce’den geçmesi için düzenlediği ÇALIŞTAY ve sunulan projeleri ile bu nedenle ironi yaptım.

**

Sakarya’da kaç Turizm Çalıştayı yaptık? O kürsülerde kimler neler üfürmüştü? Geriye ne kaldı? Bugün Turizm İl müdürlüğü nerede, bilen kaç kişi var?

Adapazarı’nda, 6 Kasım 2008’de, “ Kent Ulaşımında Raylı Sistemler Paneli !” yapmışız; kitabı var. Panel de, Yrd. Doç. Hakan Güler nefis bir sunum yapmış:

“ Adapazarı Merkez ve Kalıcı Konutlar ( Karaman-Camilidir) arasında biz Hafif Raylı Sistem Projesi yaptık.” sözleri yeter. Ki, Biz olan treni yok ediyoruz!

“ Çöpten enerji üretilecek!” sözü ŞEHRİ mutlu etmez mi? Keşke, ama keşke!